Ya Rab Bu Uğursuz Gecenin Yok mu Sabahı? Mehmet Akif Ersoy

Akreplere hitap eden şiirler, Akreplerin şiir dünyası
Lal
*GriAkrep*
*GriAkrep*
Mesajlar: 379
Yaş: 42
Kayıt: Pzr 28 Nis, 14:34

Ya Rab Bu Uğursuz Gecenin Yok mu Sabahı? Mehmet Akif Ersoy

Okunmamış mesaj gönderen Lal » Pzt 15 Tem, 20:50

Ya Râb, bu uğursuz gecenin yok mu sabâhı?
Mahşerde mi biçârelerin, yoksa felâhı!

Nûr istiyoruz.. Sen bize yangın veriyorsun!
“Yandık !” diyoruz .. Boğmaya kan gönderiyorsun!

Esmezse eğer bir ezeli nevha, yakında
Ya Râb, o cehennemle bu tufan arasında,
Toprak kesilip, kum kesilip Âlem-i İslâm;
Hep fışkıracak yerlerin altındaki esnâm.
Bizâr edecek, korkuyorum ,Cedd-i Hüseyn’i
En sonra, salib ormanı görmek Harameyn’i!..
Bin üç yüz otuzbeş senedir, arz-ı Hicaz’ ın
Âteşli muhitindeki sûzişli niyâzın
Emvâcı hurûş-âver olurken melekûta;
Çan sesleri boğsun da gömülsün mü sükûta?
Sönsün de, İlâhi, şu yanan meş’ ali vahdet,
Teslis ile çöksün mü bütün âleme zulmet?
Üçyüz bu kadar milyonu canlandıran iman
Olsun mu beş on sersemin ilhâdına kurban?
Enfâs-ı habisiyle beş on rûh-u leimin ,
Solsun mu o parlak yüzü Kur’an-ı Hakim’in?

İslam ayak altında sürünsün mü nihâyet?
Ya Râb, bu ne hüsrandır, İlâhi, bu ne zillet?
Mazlûmu nedir ezmede, ezdirmede mânâ?
Zalimleri adlin hani öldürmedi hâlâ!
Câni geziyor dipdiri.. Can vermede mâsûm!
Suç başkasınındır da niçin başkası mahkûm?
Lâ yüs’ele binlerce sual olsa da kurbân;
İnsan bu muammalara dehşetle nigeh-bân!

Eyvâh! Beş on kafirin imanına kandık;
Bir uykuya daldık ki cehennemde uyandık!
Mâdâm ki, ey adl-i İlâhi yakacaktın..
Yaksaydın a mel’unları.. Tuttun bizi yaktın!
Küfrün o sefil elleri âyâtını sildi:
Binlerce cevâmi yıkılıp hâke serildi!
Kalmışsa eğer bir iki mabed, o da mürted
Göğsündeki haç, küfrüne fetvâ-yı müeyyed!
Dul kaldı kadınlar, babasız kaldı çocuklar,
Bir giryede bin ailenin mâtemi çağlar!
En kanlı şenâatle kovulmuş vatanından,
Milyonla hayâtın yüreğinden gidiyor kan!
İslâm’ı elinden tutacak, kaldıracak yok…
Nâ-hak yere feryâd ediyor: âcize hak yok!
Yetmez mi musâb olduğumuz bunca devâhi
Ağzım kurusun.. Yok musun ey adl-i İlâhi!


Mehmet Akif Erso


Sevgiyle yeşerttiği bahçede kendini kuruttuğunu
çok zaman sonra anlıyor insan...


Kullanıcı avatarı
güzin
*AkrepKartal*
*AkrepKartal*
Mesajlar: 5576
Yaş: 51
Kayıt: Çrş 15 Haz, 12:51

Re: Ya Rab Bu Uğursuz Gecenin Yok mu Sabahı? Mehmet Akif Ersoy

Okunmamış mesaj gönderen güzin » Sal 26 May, 00:05

Geçenler varsa İslâm’ın şu çiğnenmiş diyârından;
Şu yüz binlerce yurdun kanlı, zâirsiz mezârından;
Yürekler parçalar bir nevha dinler reh güzârından.
Bu mâtem, kim bilir, kaç münkesir kalbin gubârından
Hurûş etmekte, son ümmidinin son inkisârından?

Evet, son inkisârından ki yoktur cebrin imkânı:
Batıp gitmiş nazarlar beklemekten fecr-i nâzânı!
Nasıl, ey yolcu, bin lâ’net gelip ezmez ki vicdânı;
Dudaklar, çak çak olmuş, içerken zehr-i hüsrânı,
Uzaktan baktı-koşmak nerde!- milyonlarca yârânı!

Bu ıssız âşiyanlar bir zaman candan muazzezdi;
Bu damlar böyle baykuş seslerinden çın çın ötmezdi;
Şu kurbağlar seken vâdide, ceylânlar koşup gezdi;
Şu coşmuş, ağlayan ırmak ne handan gölgeler sezdi;
Bütün mâziyi bir tufan, fakat, hep boğdu, hep ezdi!

Vefâsız yurd! Öz evlâdın için olsun, vefâ yok mu?
Neden kalbin kararmış? Bin ocaktan bir ziyâ yok mu?
İlahî, kimsesizlikten bunaldım, âşina yok mu?
Vatansız, hânümansız bir garîbim… Mültecâ yok mu?
Bütün yokluk mu her yer? Bâri bir “Yok!” der sadâ yok mu?

***

Gitme ey yolcu, berâber oturup ağlaşalım:
Elemim bir yüreğin kârı değil, paylaşalım:
Ne yapıp ye'simi kahreyliyeyim, bilmem ki?
Öyle dehşetli muhitimde dönen matem ki!..
Ah! Karşımda vatan namına bir kabristan
Yatıyor şimdi ... Nasıl yerlere geçmez insan?
Şu mezarlar ki uzanmış gidiyor, ey yolcu,
Nereden başladı yükselmeye, bak, nerde ucu!
Bu ne hicrân-ı müebbed bu ne hüsrân-ı mübin...
Ezilir rûh-i semâ, parçalanır kalb-i zemîn!
Azıcık kurcala toprakları, seyret ne çıkar:
Dipçik altında ezilmiş, paralanmış kafalar!
Bereden reng-i hüviyyetleri uçmuş yüzler!
Kim bilir hangi şenâatle oyulmuş gözler!
"Medeniyyet" denilen vahşete lâ'netler eder,
Nice yekpâre kesilmiş de sırıtmış dişler!
Süngülenmiş, kanı donmuş nice binlerle beden!
Nice başlar, nice kollar ki cüdâ cisminden!
Beşiğinden alınıp parçalanan mahlûkat;
Sonra, nâmûsuna kurbân edilen bunca hayat!
Bembeyaz saçları katranlara batmış dedeler!
Göğsü baltayla kırılmış memesiz valideler!
Teki binlerce kesik gövdeye âid kümeler.
Saç, kulak, el, çene, parmak ... Bütün enkaz-ı beşer!
Bakalım, yavrusu uğrar mı, deyip, karnından,
Canavarlar gibi şişlerde kızarmış nice can!
İşte bunlar o felaket-zedelerdir ki, düşün,
Kurumuş ot gibi doğrandı bıçaklarla bütün!
Müslümanlıkları biçarelerin öyle büyük
Bir cinayet ki: Cezâlar ona nisbetle küçük!
Ey, bu toprakta birer nâ’ş-ı perîşân bırakıp,
Yükselen mevkib-i ervâh! Sakın arza bakıp;
Sanmayın: Şevk-i şehâdetle coşan bir kan var…
Bizde leşten daha hissiz, daha kokmuş can var!
Bakmayın, hem tükürün çehre-i murdârımıza!
Tükürün: Belki biraz duygu gelir ârımıza!
Tükürün cebhe-i lâkaydına Şark’ın, tükürün!
Kuşkulansın, görelim, gayreti halkın, tükürün!
Tükürün milleti alçakça vuran darbelere!
Tükürün onlara alkış dağıtan kahbelere!
Tükürün Ehl-i Salîb’in o hayâsız yüzüne!
Tükürün onların aslâ güvenilmez sözüne!
Medeniyyet denilen maskara mahlûku görün:
Tükürün maskeli vicdânına asrın, tükürün!

Hele i’lânı zamanında şu mel’un harbin,
“Bize efkâr-ı umûmiyyesi lazım Garb’in;
O da Allâh’ı bırakmakla olur” herzesini,
Halka iman gibi telkîn ile, dînin sesini
Susturan aptalın idrâkine bol bol tükürün!..

Yine hicran ile çılgınlığım üstümde bugün…
Bana vahdet gibi bir yâr-ı müsâid lâzım!
Artık ey yolcu bırak… Ben, yalınız ağlayayım!(Mehmet Akif Ersoy )
Lotus#MAVİ LOTUS

https://akreportal.com.tr

Akrep-Burcu.Com

Cevapla
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“Akreplerin Şiir Köşesi” sayfasına dön