Güneş Terazi Burcunda Hayatımızı Nasıl Etkiler

güneş terazi burcunda

Burçların Aylık Yorumları ve Öngörüleri
Kullanıcı avatarı
Akrep
Astroloji Editörü
Astroloji Editörü
Mesajlar: 2306
Yaş: 28
Kayıt: Cum 03 Mar, 20:03

Güneş Terazi Burcunda Hayatımızı Nasıl Etkiler

Okunmamış mesaj gönderen Akrep » Cmt 26 Eyl, 16:50

Resim

Güneş Terazi Burcunda Hayatımızı Nasıl Etkiler

Güneş, Terazi burcuna giriyor ve 23 Ekim 2020’ye kadar burada kalacak. Terazi’nin glifi, gece-gündüz dengesini, eşitliğini sembolize eden ufkun üzerinde batmakta olan bir Güneş’tir. Koç burcunda ilk bahar ekinoksunun gelişiyle güçlenen ve yücelen Güneş, sonbahar ekinoksuyla birlikte Terazi burcunda gücünü ve ısısını kaybetmeye başlar.

Kişinin egosunu ve isteklerini gösteren Güneş, bu konumda sembolik olarak da kişinin “kendi isteklerini” geriye çekebilmesine, öteki insanı destekleyebilmesine işaret eder. Yani bir anlamda burada kişi sosyal arenada karşılaştığı öteki insanın, karşısındaki insanın “Güneş’ine” yer açar, herşeyi karşıtlıklarıyla değerlendirir ve ben-sen dengesi kurmaya çalışır.

Mevsimsel olarak da Terazi burcu zamanı, hasat zamanının bittiği, ürünlerin tamamen toplanıp eşit olarak pazar yerlerine dağıtımının sağlandığı bir zamandır. Ürünler ölçülür, tartılır, alınır ve satılır. Bunların adil, eşit, hakkaniyetli bir şekilde yapılması ve “doğru ölçünün tutturulması” önemlidir. İnsanlık alemi içinde de Terazi’yi, hem insanlar arasında hem de sesler, renkler ve çeşitli unsurlar arasında denge, ahenk, uyum yaratan, karşıtları uzlaştıran, arabuluculuk yapan, eşitliği sağlayan, hak ve adalet için mücadele eden rollerde görebiliriz.

Kendi isteklerini geri çekip öteki insanın isteklerini anlaması ve uzlaşı sağlayabilmesi bakımından danışmanlık, halkla ilişkiler ve avukatlık gibi meslekler Terazi ile bağlantılıdır. Hak ve adalet için olan mücadelesinde Terazi’nin en büyük gücü diplomasi ve uzlaşı sağlama yeteneğidir. Sesler ve renkler arasında ahenk ve uyum yaratabilmesi ise estetik bir duyarlılığa, dolayısıyla güzel sanatlarla olan ilişkisine işaret eder.

Terazi, ben-sen dengesini kurarken doğru ölçüyü tutturması gereken bir burçtur. Kendini, kendi isteklerini de tanıması ve kendi içerisinde bir denge yaratması önemlidir. Bu noktada doğru ölçüyü tutturamadığında Terazi’nin gölgeleri ile karşılaşırız. Onaylanma ve sevilme isteğiyle, hep bir “Beni Sev” tavrıyla, kendi istek ve düşüncelerini geri çekerek ve başkalarının isteklerini referans alarak kendi isteklerini bir türlü gerçekleştiremeyen bir pozisyonda kalabilir, bu dolayısıyla içinde bastırılmış bir öfkeye neden olacaktır.

Karar vermesi gereken durumlarda da onaylanma isteği ve hep başkalarını ön plana alan tavrı, kararsız kalmasına ve kendisinin yapması gereken seçimleri hep başkalarının yapmalarına neden olacaktır. Uyum hiç bozulmasın ve çatışma çıkmasın diye hep bir “ne olursa olsun barış” tavrı sergileyebilir ve hiç hayır diyemeyen birisine dönüşebilir. Terazi’yi suları hiç bulandırmayan bir Bay/Bayan Nazik şeklinde görebiliriz. Alıp- verme konularında dengeyi sağlayamadığında, devamlı hesap defteri tutan, karşılık bekleyerek, bir gün alacağını düşünerek veren, hakka ve hukuka saplantılı bir pozisyonda görebiliriz.

Bu noktada Terazi’nin hesapsız olarak, karşılık beklemeden vermeyi ve hesapsız bir şekilde almayı öğrenmesi gerekir. Hayattan istediklerini alamadığı bir durumda olduğunda verdiklerinin ve aldıklarının hesabını tutacaktır. Terazi’nin gölgelerinden biri olan ölçüsüzlük öteki insan bilincini geliştiremediğinde, yani öteki insanın ne istediğini kendisinin varsayıp, ona sormadığında, onu tanımaya çalışmadığında ortaya çıkar.

Karşısındakine ne istediğini sormadığı ve kendi verebilecekleri arasında denge kuramadığı zaman, “ölçüsüzce veren” birisine dönüşebilir. Karşısındaki insanın ve isteklerinin farkında olmadığından, karşıdan hiç bir şey gelmese bile kendi kendine gelin güvey olmuş bir şekilde vermeye devam edebilir. Para, zaman, enerji konularında ölçüsüz davranabilir. Herkes beni sevsin, beğensin tavrı ile estetiğe, güzelliğe, trendlere takıntılı olma ve yüzeysellik söz konusu olabilir. Öte yandan Koç’un gölgelerine kaçtığında, Terazi’yi öfkeli, bağımsız ve hiç taahhütte bulanamayan, ilişki kuramayan bir pozisyonda da görebiliriz.

Terazi’deki Güneş’in yönetici gezegeni Venüs Aslan’da ve 2 Ekim itibariyle de Başak’ta ilerlemeye başlayacak. Bu dönem hem özel/sosyal ilişkilerimizde hem de diğer yaşam alanlarımızda eşitlik ve adalet gibi konular önem kazanabilir. Öfkeyle tuttulan hesap defterleri ortaya çıkabilir; hak ettiğimizi düşünüp alamadığımız şeyleri veya haksızlığa uğradığımızı düşündüğümüz konuları konuşmak isteyebiliriz.

Terazi’deki Güneş’in yöneticisi Venüs’ün Aslan’daki yolculuğu boyunca, nerede “ölçüsüzce” ve karşımızdaki hiç talep etmese de verdiğimizi veya nerede yine ölçüsüzce talep ettiğimizi anlamaya çalışabiliriz. Bu ölçüsüz alıp-vermenin kaynağı, ne olursa olsun sevilme ve onaylanma isteğimiz; cömertliğimizin nedeni ise kendi “görülme” veya pohpohlanma arzumuz olabilir.

Venüs’ün “ben-merkezci” Aslan’dan “mütevazi” Başak’a geçmesiyle birlikte, başkalarına faydalı olma isteğimiz artabilir fakat bunu daha alçakgönüllü bir yaklaşımla yapmamız mümkün. Yaşamımızda dengemizi kaybettiğimizi düşündüğümüz alanlarda “doğru ölçüyü” tutturmak için gereken “sağlıklı” ayrıştırmayı (faydalı-faydasız diye ayırmak) ve diğer ayarlamaları yapabilir; uyumu/adaleti sağlamak adına daha fazla emek sarf edebilir ve daha titiz davranabiliriz...


Astroloji Dergisi - Gözde Kara

Kaynaklar:

*Astroloji Dersleri, Barış İlhan


-Ya Hep Ya Hiç-

"Yayınlanan bazı yazıların kaynakları belirsiz, kaynak bilgisi olanlar lütfen iletin ekleyelim"


Cevapla
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“Aylık ve Yıllık Burç Yorumları” sayfasına dön