Mars Satürn Karesi ve Hayatımıza Etkileri

mars satürn karesi, mars satürn karesi olumlu ve olumsuz etkileri

Burçların Aylık Yorumları ve Öngörüleri
Kullanıcı avatarı
Akrep
Astroloji Editörü
Astroloji Editörü
Mesajlar: 2306
Yaş: 28
Kayıt: Cum 03 Mar, 20:03

Mars Satürn Karesi ve Hayatımıza Etkileri

Okunmamış mesaj gönderen Akrep » Sal 25 Ağu, 16:16

Resim

Mars Satürn Karesi ve Hayatımıza Etkileri

Ağustos başından beri hareketin gezegeni Mars, 12 yılda bir kavuşan Jüpiter ve Plüto ile kareler gerçekleştirdi. 4 Ağustos’ta Jüpiter’den aldığı genişleme enerjisiyle ve 13 Ağustos’ta Plüto’dan aldığı dönüşüm enerjisiyle yüklendi. Şimdi bugün 24 Ağustos’ta, yapılandırmanın gezegeni Satürn’le kare yaparak, biriktirdiği bu enerjileri sağlam bir şekilde inşa etmeye yöneliyor. Yani, öncelikle büyümek ve dönüşmek için harekete geçen Mars, şimdi tüm bunları yapılandırmak için aksiyona geçiyor.

Mars Satürn karesi, hareketler ile yapılandırmanın çeliştiğini gösterir. Hareket engellenir. Başarısız olma korkusu hissedilir. Mücadele etmek, savaşmak fonksiyonları baskılanır, kısıtlanır. Sınırlayıcı kurallar girişimi engeller. Buradan bastırılmış bir öfke doğar. Bu öfke içeride kalırsa, başarısızlık korkusu hüküm sürer. Bu öfkenin dışarıya patladığı durumda ise, vahşi ve yıkıcı bir enerji ortaya çıkar. Saldırganlıkla ilgili sorunlar yaşanır.

Mars Satürn karesi, doğru kullanıldığı zaman sağlıklı bir yapılandırmaya imkân tanır. Harekete geçmenin sorumluluğu alınır. Mars’ın aceleci, dürtüsel ve girişimci enerjisi Satürn’ün ağır, sabırlı, dayanıklı, kontrollü ve kalıcı enerjisiyle harmanlanır ve iyi düşünülmüş, planlanmış ve programlanmış bir mücadeleye evrilir. Bir maraton koşucusu gibi uzun soluklu, sürekli ve sağlam mücadeleler yapılandırılır. Dürtüler kontrol edilir ve tek bir noktaya doğru kanalize edilir. Amaçlı bir enerji, başarıya yönelmiştir.

Başlanılan iş sonuna kadar götürülür. Önüne çıkan engeller, sorunlar, gecikmeler, yasaklar, kısıtlanmalar, sınırlanmalar, kıtlık ve yoksunluk, daha gerçekçi ve daha sorumlu çalışması için birer itki olur. Gerektiği zaman yavaşlar, durur ve gerçekleri görür. Etüt çalışması yapar. Fizibilite çalışması yapar. Daha gerçekçi, daha iyi planlanmış ve daha iyi programlanmış bir şekilde mücadelesine azimle, kararlılıkla devam eder. Görev bilinci yüksektir. Görevini yüksek enerji ve dayanıklılıkla yerine getirir.

Bu karenin Koç ve Oğlak psikolojik süreçleri arasında cereyan etmesi ne anlama geliyor? Koç’taki Mars, istediğini keşfedip, bağımsızca peşine düşer. Kendi istekleri için mücadele eder. Fethetmek için savaşır. Yeni bir şeyler başlatmak için harekete geçer. Cesurca yola çıkar. Spontane davranır. Oğlak’taki Satürn, kendine bir hedef belirleme konusunu yapılandırır. Hedeflerine doğru adım adım ilerleyerek, sabırla, azimle bir başarı modelini inşa eder. Böylece kendine saygı duyar. Ancak bu süreç üç aşamalıdır. Öncelikle insan bir hedef belirleme ve bu hedefe doğru ilerleme konusunda engellenme, kısıtlanma ve daralma tecrübe eder.

Kendine hedef koymaktan korkar. İkinci aşamada, aslında gerçekçi olarak bir hedef belirleyip onu sağlam bir şekilde inşa etmemesine rağmen, sanki bunu çok iyi bir şekilde başardım zanneder. Fiziki gerçekler, sorunlar, engeller, zorluklar ve kısıtlanmalar insana bu hedefi doğru belirleyemediğini ve hedefe sağlam bir şekilde ilerleyemediğini somut bir şekilde gösterir. Bu bir durdurulmadır. İşte o zaman, üçüncü aşamada insan gerçekçi olarak, kendi hakikatine uygun bir hedef belirlemek için sabırla, emekle, sorumlulukla çalışır. Hedefine planlı, programlı, metodik ve gerçekçi bir çabayla ilerler. Somut olarak bir başarı inşa eder. Kendine saygı duyar. Bu sağlam, gerçek ve iyi yapılandırılmış bir saygıdır.

Koç’taki Mars’ın Oğlak’taki Satürn’e karesine verilecek sağlıksız cevap, sadece kendi bencil istekleri için, hiç düşünmeden, aceleci ve sabırsız bir şekilde harekete geçmektir. İnsanın kendi ateşiyle gözü kamaşır. Başka hiçbir şeyi ve hiç kimseyi görmez. Duyarsızlaşır, kabalaşır, vahşileşir ve saldırganlaşır. Koç’taki Mars’ın bu gölge tezahürünün karşısına Satürn dikildiğinde, bu bencil ve iyi planlanmamış girişimler, toplumsal kurallarla, gelenekle ve statükoyla çarpışır.

Otorite pozisyonundaki kişiler, baskılayıcı kurumlar ve sınırlandırıcı yapılar bu aceleci girişimleri engeller. Bu durumda, durdurulduğu için daha da öfkelenen Mars, çok yıkıcı bir şekilde çalışabilir. Kavga eder, yakar, yıkar, tahrip eder ve yok eder.

Koç ve Oğlak arasındaki bu zorlayıcı süreç, ego ile süperego arasında cereyan etmektedir. Kişinin kendi kişiselliğinden gelen dürtüler, toplumsal yapı ile çelişir. Burada temel çelişki ekseni “hedef”tir. Koç, kendine uygun, kişisel, ben-merkezli bir yaklaşımı dayatırken, Oğlak ise baba, atalar ve toplum tarafından belirlenmiş statü, saygınlık, itibar, prestij ve başarı tanımlarını empoze eder. Bu çatışmaya sağlıksız cevap verildiğinde, kişilik toplumsal ezberlere boyun eğebilir.

Adını bilmez.” Bu durumda hedefi, asıl kişiliğine uymadığı için başarısızlık korkusu yaşar. Başarmak için yaptığı tüm girişimler engellenir, durdurulur. Başarsa bile, bir başkasının hedefi uğruna “koşar, dere tepe aşar, dolaşır…” Bir başkasının hedefi uğruna hayatını adamış olur. Babaların belirlediği bir “büyük adam olma” görevi için kendini paralar.

“Kimin uğruna?”
“Ne uğruna?”


Koç’taki Mars’ın Oğlak’taki Satürn’e karesine verilecek sağlıklı cevap, kendi kişiliğine uygun bir hedef belirlemektir. Bir savaşa girişmeden önce, “ben kimim, benim kişiliğim nedir, ben ne istiyorum” diye kendine sormaktır. İnsan, sağlam bir şekilde “benim adım bu’dur, ben böyle kişilikte birisiyim ve ben bunu istiyorum” cümlesini kurmalıdır. Burada ego ve süperego arasında sağlıklı bir ilişki kurulur.

İnsan hem kendi kişiliğine saygı duyar, hem de içinde yaşadığı topluma, geleneğe ve bunun en küçük ünitesi olan ailesindeki otorite figürlerine. Birisi için diğerinden vazgeçmez. Kendi kimliğine uygun bir hedef belirler. Kendi kimliğine uygun bir başarı modeli belirler. Sadece toplumun belirlediği statü, itibar, prestij ve saygınlık kalıplarını kabullenmez. Kendi saygınlık tanımını yapar. Kendi başarı tanımını yapar. Bunu gerçekçi, fiziki koşulların farkında ve olabilecek kısıtlamaların bilince yapılandırır. Böylece iyi bir plan yapar. Program yapar. Sağlam bir metod belirler. Ve kendi hedefine doğru sabırla, azimle, kararlılıkla adım adım ilerler.

Satürn karesi, önüne engellerin çıkacağını gösterir. Ancak bu engeller, sorunlar, gecikmeler, yasaklar, kısıtlanmalar, sınırlanmalar, kıtlık ve yoksunluk, onu yıldırmaz. Daha gerçekçi ve daha sorumlu çalışır. Gerektiği zaman yavaşlar, durur. Daha iyi çalışıp, mücadelesine devam eder. Sonunda başarır. Kendine saygı duyar.

Mars, Satürn’le karesini 26 derece Koç ve Oğlak burcunda gerçekleştirecek. Doğum Haritanızda 26 derece öncü burçlardaki (Koç, Terazi, Oğlak, Yengeç) gezegenler, bir hedef belirleyip harekete geçmek ve bu hedefe doğru emin adımlarla ilerlemek imtihanından geçecek.


Astroloji Dergisi - Yazan: Efe Erten


Kaynakça

Banzhaf, Hajo ve Haebler, Anna, Astrolojinin Anahtar Sözcükleri, İlhan Yayınevi, 1999
İlhan, Barış, Astroloji Dersleri, İlhan Yayınevi, 2004
Tompkins, Sue, Astrolojide Açılar: Horoskopta Gezegensel İlişkileri Anlama Rehberi, Barış İlhan Yayınevi, 2008
Ben Nasıl Büyük Adam Olucam, Pinhani, Cover’layan Ekin Beril


-Ya Hep Ya Hiç-

"Yayınlanan bazı yazıların kaynakları belirsiz, kaynak bilgisi olanlar lütfen iletin ekleyelim"


Cevapla
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“Aylık ve Yıllık Burç Yorumları” sayfasına dön