AMERİKA 2008 ?
AMERİKA 2008 ?
Barack Obama kimdir?
"Şimdi bizim zamanımız" sloganıyla seçim kampanyasını yürüten Barack
Obama, 46 yaşında ve tam bir aile babası imajına sahip. Seçim zaferi
Obama taraftarlarında "Şimdi ABD'de umut var" şeklinde yorumlanıyor.
1961 yılında Hawai'de doğan Obama'nın ailesi ise Kenya'nın küçük bir
köyünden gelip Amerikan rüyasını gerçekleştirmiş.Anne ve babası Hawai
Üniversite'sinde tanışıp evlenen Obama, babasının Kenya'ya dönmesinin
ardından annesi ile Havawi ve bir dönem de Endonezya'da yaşamış.
Barack Obama daha sonra New York'a taşınmış ve Columbia
Üniversitesi'ne devam etmiş.
Obama'nın politika kariyerini ise yaşadığı değişik yerler, farklı insanlar ve
farklı fikirler şekillendirmiş. Demokratların ilk raundaki en güçlü
adaylarından biri olmasında hiç kuşkusuz bu özelliğinin de büyük payı var.
Amerika başkanlık seçimlerine doğru yol alırken yeni bir lider mi doğuyor?
Iowa’da Hillary R. Clinton’ı açık ara geride bırakarak bir anda dikkatleri
üzerine çeken Barack Obama,demokrat partinin başkan adayı olma
yolunda avantaj elde ediyor.
46 yaşındaki Obama, Iowa’da elde ettiği başarı kadar seçim sonrası
yaptığı teşekkür konuşması ile de kamuoyunu etkilemeyi başardı. Siyasi
gözlemciler, Obama’nın zafer konuşması için son yılların “en iyi, en etkili
siyasi konuşması” yorumunu yaptılar. “Onlar dediler ki; bugün hiç
gelmeyecek” sözü ile başlayan ve alkışlarla kesilen konuşmadaki bu
cümleler, yıllar önce zenci insan hakları savunucusu Martin Luther King’in,
çocuklarının, rengi ve derisinden dolayı yargılanmayacağı günlerin
geleceği özlemini dile getirdiği, “Bir hayalim var” cümlesi ile başlayan
konuşma ile bağdaştırıldı. Başkanlığa giden yolda ilk zaferi elde eden
Obama, “İşte o gün geldi.” dedi.
Cumartesi akşamı, demokrat adaylarla çıktığı açıktorumda da rahat ve
kendinden emin görüntüsü veren genç politikacı, Clinton’a karşı yarışı
kazanamasa bile önümüzdeki dönemlerde önemli bir siyasi aktör olacağını
gösterdi. Kampanyasını değişim üzerine kuran ve pozitif bir söylem
geliştiren Obama, Iowa’da beyazların ve gençlerin oyunu aldı. Ülke
genelinde yapılan kamuoyu yoklamalarında da puanını yüksetti.
Adaylık açıklamasını yaptığı tarihi yer:
İllinois Senatörü Barack Obama, geçtimiz mart ayında Abraham Lincoln’un
politikaya adım attığı Springfield şehrindeki eski Kongre binasında
adaylığını açıkladı. Kampanyasını değişim ve ümit üzerine kuran Obama,
Bush döneminin iflas ettiğini belirten konuşmalar yaptı.
Irak savaşını bitireceğini ve Amerikan askerlerini geri çekeceğini vaat etti.
Obama, iç ve dış sorunların çözümü için değişime ihtiyaç olduğunu sürekli
vurguladı.
Topladığı bağış miktarının yüksekliği ve anketlerde ilk üç aday arasına
girmeyi başarması Obama’yı iddialı konuma getirdi. Afrikan-Amerikan
olduğu için Obama’ya şans vermeyenlerin yanısıra, bazı
çevrelerin “gençliğinde uyuşturucu kullandığı ve dedesi müslüman olduğu
için teröristlerin adayı olduğu” propagandası ile de karşılaştı. Ancak
Obama polemiğe girmedi. Topladığı bağışlarla dikkatleri çekti. İnternet
üzerinden yapılan küçük bağışlar, Hollywood yıldızları ve ünlü iş
adamlarının büyük bağışları ile ilk üç ayda 25 milyon dolar topladı.
Ülkenin en güçlü ve zengin kadını kabul edilen televizyon yıldızı başka bir
zenci Winfrey Oprah da Obama’nın kampanyasına bizzat katılarak destek
verdi. İlk ön seçimlere kadar ülkedeki beyazlar kadar büyük bir çoğunluğu
olan zenciler de ; “ Siyahi bir başkan olur mu? Bu bir hayal!” tereddütü
yaşıyordu. Yüzde 98 beyazların yaşadığı Iowa’da elde edilen sonuç bu
hayalin gerçekleşebileceğini gösterdi.
Obama, tarihe ismini yazdıracak mı?
Obama, Afrika kökeni ve geçmişi ile oldukça renkli bir kişilik. Tam adı,
Barack Hüssein Obama Jr olan senatör, Kenya’dan Amerika’ya eğitim
amacıyla gelmiş Afrikalı ekonomist bir babanın ve Kansaslı beyaz bir
annenin çocuğu. “Barack” Swahili dilinde “mübarek” anlamını taşıyor.
Hüssein ismi ise aynı adlı Kenyalı müslüman dedesinden geliyor. Demokrat
Partili Illinois Senatörü, 1961 yılında Hawaii’de doğdu. Harvard Üniversitesi
Hukuk Fakültesini bitirdi. Protestan kilisesine mensup. İlk döneminde
bulunduğu Senatörlükte 3. yılı.
Barack Obama gibi politikaya Illinois eyalet Kongresi’nde başlayan
Abraham Lincoln, başkan seçildikten sonra köleliği kaldıran adımlar atarak
tarihe geçmiş, başkanlığının 4. yılında uğradığı bir suikast sonucu hayatını
kaybetmişti. Lincoln’un adaylığını açıkladığı eski Kongre binasında başkan
adaylığını ilan eden Obama’nın politik geleceği nasıl olacak? Amerika’yı
İllinois’ten gelen Afrika kökenli bir başkan yönetme şansı bulup yine tarihe
geçebilecek mi? Bugün N.H’de bu sorunun cevabına biraz daha
yaklaşılacak. Obama, Iowa’daki başarıyı tekrarlayabilirse gözler diğer
eyaletlerde yapılacak önseçim sonuçlarına çevrilecek.
seçimler için kritik tarihlerden biri ise 5 şubat 2008.
5 Şubat'ta heyecan artacak
ABD’de ön seçimler çeşitli eyaletlerde yapılmaya devam edecek. Beş gün
sonra Iowa kadar önemli olan New Hampshire eyaletinde seçim yapılacak.
5 Şubat’ta “Süper Salı'' olarak anılan günde 23 eyalet birden sandık başına
gidecek.Demokratlar ve Cumhuriyetçiler başkanlık seçimleri için adaylarını
ağustos ayında ayrı ayrı yapacakları kurultaylarla resmi olarak
belirleyecek.
Clinton'ın kampanyasının haberleşme direktörü Howard Wolfson, açıklamasında, Hillary'nin geçen ay kampanyasına özel servetinden 5 milyon dolar ayırdığını doğruladı. Obama Ocak'ta 30 milyon dolar bağış toplarken, Clinton'ın kampanyasının sadece 13.5 milyon dolar edinebildiği belirtildi.
Bu yüzden Obama, 'Süper Salı' öncesinde, ön seçimlerin yapıldığı bütün eyaletlerde ilan ve reklam verebilirken, Clinton bu olanaktan yoksun kaldı. ABD başkanlık seçimleri tarihinde maliyet açısından rekor kırması beklenen bu yılki yarışta Barack Obama, ülke çapında toplanan bağışlar açısından 'en zengin' aday özelliğini taşıyor.
Öte yandan 'Süper Salı' ön seçimlerinin ardından şimdiye kadar kazanılan toplam delegelerin sayısında Clinton, Obama'nın az farkla önünde gitmeyi sürdürüyor. Associated Press ajansının verilerine göre Clinton, şimdiye kadar 1045 delege topladı. Obama'nın delege sayısı ise 960.
Demokrat Parti'de başkan adaylığını garantilemek için 2025 delegeye ulaşmak gerekiyor. Obama, son basın toplantısında, sadece 'Süper Salı' esas alındığında Clinton'ı, hem kazanılan eyaletler hem de elde edilen delegeler açısından geçtiğini ve kendisinin daha başarılı olduğunu söyledi.
Ancak Clinton, önceki ön seçimlerden kazandığı delege sayısının daha fazla olması nedeniyle halen önde gitmeyi sürdürüyor.
Cumhuriyetçi Parti'de ise ''Süper Salı''da önemli zafer kazanan 'favori' aday senatör John McCain'in delege sayısı 707'ye ulaştı.
Yine Associated Press'in rakamlarına göre, McCain'in rakipleri eski vali Mitt Romney'in 294, Mike Huckabee'nin 195 delegesi bulunuyor.
Cumhuriyetçi Parti'nin başkan adaylığını garantilemek için 1191 delege kazanmak gerekiyor.
Bu yüzden Obama, 'Süper Salı' öncesinde, ön seçimlerin yapıldığı bütün eyaletlerde ilan ve reklam verebilirken, Clinton bu olanaktan yoksun kaldı. ABD başkanlık seçimleri tarihinde maliyet açısından rekor kırması beklenen bu yılki yarışta Barack Obama, ülke çapında toplanan bağışlar açısından 'en zengin' aday özelliğini taşıyor.
Öte yandan 'Süper Salı' ön seçimlerinin ardından şimdiye kadar kazanılan toplam delegelerin sayısında Clinton, Obama'nın az farkla önünde gitmeyi sürdürüyor. Associated Press ajansının verilerine göre Clinton, şimdiye kadar 1045 delege topladı. Obama'nın delege sayısı ise 960.
Demokrat Parti'de başkan adaylığını garantilemek için 2025 delegeye ulaşmak gerekiyor. Obama, son basın toplantısında, sadece 'Süper Salı' esas alındığında Clinton'ı, hem kazanılan eyaletler hem de elde edilen delegeler açısından geçtiğini ve kendisinin daha başarılı olduğunu söyledi.
Ancak Clinton, önceki ön seçimlerden kazandığı delege sayısının daha fazla olması nedeniyle halen önde gitmeyi sürdürüyor.
Cumhuriyetçi Parti'de ise ''Süper Salı''da önemli zafer kazanan 'favori' aday senatör John McCain'in delege sayısı 707'ye ulaştı.
Yine Associated Press'in rakamlarına göre, McCain'in rakipleri eski vali Mitt Romney'in 294, Mike Huckabee'nin 195 delegesi bulunuyor.
Cumhuriyetçi Parti'nin başkan adaylığını garantilemek için 1191 delege kazanmak gerekiyor.
ermeni soykırımını tanımak şuan nerdeyse dünya liderlerinin önüne sunulmuş bir zorlama......
hillary de tanıyacak kim gelirse gelsin tanıyacağının sözünü baştan vermiş durumda.....
soykırım konusunu bizim şu dünya çapında tartışabilecek düzeyde zeki tarihçilerimiz ve politikacılarımız aydınlatmalı... TÜRKİYE nin kendini savunamayıp aciz düştüğü 80 bin in 1.500.000 milyon a dönüştüğü rakamsal bilinçli yapılmış abartılarda kendini savunamadığı durumu, ne obama aydınlatır ne başkası... üzerimize gelen baskının farkında olmamız lazım, bizim aydınlatmazsak kim aydınlatacak...
özelliklede savaş durumu söz konusu bir zamandan kendini kurtarmaya çalışan bir halkın psikolojisi allak bullak olmuş ve saldırıya uğramış bir millete bakarken bu şekilde intikam almaya çalışmaları çok ilginç..
diyalog kurmaya çalışanlar bizi mahkum etmeye çalışanlarla aynı kişiler ilginç.. mesela papa, fener rum patriği, ermeni patriği, israil, ingiltere, fransa..v.s. sürer bu liste..
OBAMA da tanıyacak elbette, biz kendimizi savunamamışız o mu savunacak??????
hillary de tanıyacak kim gelirse gelsin tanıyacağının sözünü baştan vermiş durumda.....
soykırım konusunu bizim şu dünya çapında tartışabilecek düzeyde zeki tarihçilerimiz ve politikacılarımız aydınlatmalı... TÜRKİYE nin kendini savunamayıp aciz düştüğü 80 bin in 1.500.000 milyon a dönüştüğü rakamsal bilinçli yapılmış abartılarda kendini savunamadığı durumu, ne obama aydınlatır ne başkası... üzerimize gelen baskının farkında olmamız lazım, bizim aydınlatmazsak kim aydınlatacak...
özelliklede savaş durumu söz konusu bir zamandan kendini kurtarmaya çalışan bir halkın psikolojisi allak bullak olmuş ve saldırıya uğramış bir millete bakarken bu şekilde intikam almaya çalışmaları çok ilginç..
diyalog kurmaya çalışanlar bizi mahkum etmeye çalışanlarla aynı kişiler ilginç.. mesela papa, fener rum patriği, ermeni patriği, israil, ingiltere, fransa..v.s. sürer bu liste..
OBAMA da tanıyacak elbette, biz kendimizi savunamamışız o mu savunacak??????
İşte ABD`yi sarsan açıklama!
ABD, Nobel ödüllü yazar Doris Lessing ve Boks Şampiyonu Bernard Hopkins’in “Obama seçilirse suikasta uğrar” sözlerini tartışıyor
ABD’da başkan adaylarının belirlenmesi için devam eden yarış kızışırken, Demokrat aday Barack Obama ile ilgili açıklamalar tartışma yarattı. Önce geçen yıl Nobel Edebiyat ödülünü Orhan Pamuk’tan devralan İngiliz yazar Doris Lessing, Barack Obama’nın ABD’de başkanlık seçimlerinden galip ayrılması durumunda suikasta kurban gitmesinin kesin olduğunu söyledi. İsveçli Dagens Nyheter gazetesine konuşan Lessing ( 8 8 ) , “Amerikan tarihinde ilk kez bir siyahinin başkan olması, bazılarını rahatsız edecek. Seçilerse başkanlığı çok uzun sürmez. İki üç ay içinde öldürürler. ABD’nin refahı için Hillary Clinton’un kazanması daha iyi olur. İkisinin yarışa beraber girmesi ise en ideal seçenek...” dedi.
‘Birkaç hafta dayanır’
Daha bu sözlerin yankısı dinmeden bu kez ABD Boks Şampiyonu Bernard Hopkins’den benzer bir açıklama geldi. Siyahilerin “idollerinden” biri olan, hatta “Asla beyaz bir çocuğa yenilmem” demesinden sonra beyazlara karşı ırkçılık yapmakla suçlanan Hopkins’in, İngiliz Independent gazetesine verdiği röportajda iddiasını Lessing’le hemen hemen aynı argümanlara başvurarak dile getirmesi dikkat çekti.
Rakiplerin oyunu mu?
Hopkins “Amerika değişim istiyor. Ama Beyaz Saray’da siyahi bir başkana hazır değil. Başkan olmasına izin vermeyecekler, verseler bile en fazla 1-2 ay hatta birkaç hafta görevde kalacak. Sonra da öldürülecek” dedi. Hopkins başkanlık yarışında Hillary Clinton’ı desteklediğini “O zaten 8 yıl başkanlık yapmış sayılır. Eğer ona oy verirsek iki başkanımız birden olacak” sözleriyle anlattı. Lessing ve Hopkins’in sözleri tartışma yarattı. Siyahiler forumlarda “Suikast riski olsa bile şansımızı denemeliyiz” derken birçok kişi açıklamaların Hillary Clinton’ın seçim kampanyası tarafından organize edildiğini öne sürdü.
DÖRT BAŞKAN KURBAN OLDU
ABD tarihinde suikast sonucu ölen başkanlar Abraham Lincoln, James A. Garfield, William McKinley ve John F. Kennedy oldu. Harry S. Truman, Richard Nixon ve Ronald Reagan dahil 12 başkan ise suikast girişimlerinden kurtuldu.
Hillary’yi ezdi geçti
ABD’de Washington, Lousiana ve Nebraska eyaletlerinde yapılan ön seçimlerde Barack Obama üç eyalette de yüzde 68’e varan oy oranıyla eski First Lady Hillary Clinton’u dağıttı. Böylece ağustostaki Demokrat Parti kurultayında başkan adayını belirleyecek delegelerin dağılımında Obama ve Clinton’ı destekleyenler arasındaki fark 14’e düştü. Salı günü Virginia ve Maryland eyaletlerinde yapılacak ön seçimlerden sonra Obama’nın üstün çıkmasına kesin gözüyle bakılıyor. Gelişmeler karşısında sinirleri iyice yıpranan Hillary ise Maine’de bir savaş gazisini dinlerken ağladı. Geçen ay ağlaması sayesinde ön seçimlerde bir anda öne geçen Clinton’ın basın önünde yine göz yaşı dökmesi tepki çekti.
Alıntı:Vatan
adaylar hakkında hiç bir araştırmam olmadığı(ermeni soykırımını tanıyacak olduğunu ve dedesinin müslüman oldugunu şimdi öğrendim) halde nedense bende obama lehine bir önyargı oluştu.
KUR'AN'IN SÖNMEZ VE SÖNDÜRÜLMEZ MANEVİ BİR GÜNEŞ OLDUĞUNU BÜTÜN DÜNYAYA GÖSTERECEĞİM VE İSBAT EDECEĞİM!...
BEDİÜZZAMAN SAİD NURSİ (1900)
BEDİÜZZAMAN SAİD NURSİ (1900)