gönderen Akrep » Cum 12 Haz, 23:21
Güneş Neptün Karesi ve Etkileri
11 Haziran'da Güneş ile Neptün arasında gerilimli bir kare açı oluşturdu. Açının aktif olacağı birkaç gün boyunca hayallerimiz ve ideallerimiz ile egomuz ve hayat içerisindeki pozisyonumuz arasında çatışma yaşayabiliriz, “bütünle” olan ilişkimizi sorgulayabiliriz.
Güneş, sistemimizin merkezindedir. Astrolojik olarak da aynı sembolizm geçerlidir, varlığımızın en önemli simgesidir. Güneş ne kadar kimlik sahibi olmak, bir birey olarak var olmak demekse; Neptün de bir o kadar bireylikten sıyrılmak, birlik makamına ermek, hiçlik mertebesine ulaşmaktır.
Neptün’ün sembolize ettiği diğer temalardan bazıları da mistisizm, bilinmeyen, ruhsal gelişim ve ilhamla ilgilidir. Bilincimizin, hayattan beklentilerimizin ve kim olduğumuzun ifadesi olan Güneş, Neptün’le temas ettiğinde çoğunlukla gölgede gizli duran yönlerimize ışık tutulduğunu, “bilinçdışı ile yüz yüze geldiğimizi” söyleyebiliriz.
Peki bu yüzleşmenin sonucunda neler olabilir? “İlahi bir memnuniyetsizlik” hissederek yaşam amacımızda karmaşaya mı sürükleniriz yoksa “sınırsız olanla bütünleşmenin” tadına vararak ilham yağmuruna mı tutuluruz? Nihayetinde her iki durumda da gelişme vadeden bu soruya ruhsal seviyemize ve Satürn’ümüzü ne kadar gerçekleştirebildiğimize yani maddesel dünyanın gerçeklikleriyle ne kadar uyumlu olduğumuza ve ayaklarımızı yere ne kadar sağlam bastığımıza bakarak cevap verebiliriz. Çünkü eğer Satürn’ün baskıları, gerçekleri ve zorunluluklarıyla uyum halinde değilsek Satürn ötesi diğer gezegenlerde olduğu gibi Neptün’ün yoğunluğuyla da başa çıkmamız pek mümkün olmaz.
Bu durumun bir sonucu olarak kendimizi kandırabiliriz. Bu bir iki günlük kısa süre boyunca hayatın acı veren gerçeklerinden kaçmayı tercih edebiliriz. Egomuzun ve gerçekte “kim olduğumuzun” sınırlamasından kurtulup kendimizi başka bir bilinç sahasında kaybetmemiz söz konusu olabilir. Elbette “başka bir bilinç” ya daha yüksek veya daha düşük bir bilinç düzeyinde olacaktır.
Yani ya ruhsal, mistik ve manevi çalışmalara ya da bağımlılıklarımıza, hayallerimize, televizyon ve dizi filmler, sosyal medya, sanal alem, uyku ve rüyalar alemi gibi gerçek ötesi diyarlara kaçmaya meyledebiliriz. Her halükârda Güneş’in bulunduğu İkizler burcunun gerektirdiği rasyonalite ve merakla sorgulamaktan uzak durmak bu süreç sona erdiğinde hayal kırıklıkları yaşamamıza neden olabilir.
Bazen de artan merhamet duygumuz adeta bir kurtarıcı rolüne girmemize yol açabilir. Ancak Neptün’ün sebep olduğu belirsizlik atmosferinde aldanmamız da ihtimal dahilindedir. Kurtarıcı edasıyla çıktığımız yolda kurban durumuna düşmemek için dikkatli olmakta yarar var. Diğer taraftan gerçeklerin çarpıtılmaya uygun olduğu bu kısa dönemde kendimizi de bir kurban gibi görebiliriz. Kendimize acıyıp, halimize üzülebiliriz. Fakat bu bakış açımızdaki gerçeklik payı nedir?
Aslında bugünler tam da gerçekte olduğumuz kişiliği, hayattaki konumumuzu ve hareketlerimizin sorumluluğunu üstlenip, kabullenmemiz gereken bir zaman dilimi. Neptün’ün diğer açılarında olduğu gibi Güneş’le yaptığı bu açısında da “kabule geçmek” bir anahtar sözcük olarak bir kez daha vurgulanmalı ve aklımızda kalmalı...
Ayrıca sanatla ve edebiyatla ilgilenenler, medya, sinema ve reklamcılık dünyasında çalışanlar veya
maneviyata yönelik ibadet, ritüel ve pratikler yapanlar için de son derece ilerlemeye müsait, ilham ve hayal gücümüzün tetiklendiğini gösteren bir açı.
Etkin olduğu bu kısa süreyi mümkün olduğunca değerlendirelim.
Astroloji Dergisi - Yazan: Işık Canan Kaya
Kaynakça:
Astroloji Dersleri, Barış İlhan
Astrolojide Açılar, Sue Tompkins
Astrolojinin Anahtar Sözcükleri, Hajo Banzhaf-Anna Haebler
Astroloji, Karma ve Dönüşüm, Stephen Arroyo
[img]https://www.akrep-burcu.com/dat/aylik-ve-yillik-yorumlar/gunes-neptun-karesi-ve-etkileri.jpg[/img]
[size=150][b][color=#FF4000]Güneş Neptün Karesi ve Etkileri[/color][/b]
11 Haziran'da Güneş ile Neptün arasında gerilimli bir kare açı oluşturdu. Açının aktif olacağı birkaç gün boyunca hayallerimiz ve ideallerimiz ile egomuz ve hayat içerisindeki pozisyonumuz arasında çatışma yaşayabiliriz, “[b]bütünle[/b]” olan ilişkimizi sorgulayabiliriz.
Güneş, sistemimizin merkezindedir. Astrolojik olarak da aynı sembolizm geçerlidir, varlığımızın en önemli simgesidir. Güneş ne kadar kimlik sahibi olmak, bir birey olarak var olmak demekse; Neptün de bir o kadar bireylikten sıyrılmak, birlik makamına ermek, hiçlik mertebesine ulaşmaktır.
Neptün’ün sembolize ettiği diğer temalardan bazıları da mistisizm, bilinmeyen, ruhsal gelişim ve ilhamla ilgilidir. Bilincimizin, hayattan beklentilerimizin ve kim olduğumuzun ifadesi olan Güneş, Neptün’le temas ettiğinde çoğunlukla gölgede gizli duran yönlerimize ışık tutulduğunu, “[b]bilinçdışı ile yüz yüze geldiğimizi[/b]” söyleyebiliriz.
Peki bu yüzleşmenin sonucunda neler olabilir? “[b]İlahi bir memnuniyetsizlik[/b]” hissederek yaşam amacımızda karmaşaya mı sürükleniriz yoksa “[b]sınırsız olanla bütünleşmenin[/b]” tadına vararak ilham yağmuruna mı tutuluruz? Nihayetinde her iki durumda da gelişme vadeden bu soruya ruhsal seviyemize ve Satürn’ümüzü ne kadar gerçekleştirebildiğimize yani maddesel dünyanın gerçeklikleriyle ne kadar uyumlu olduğumuza ve ayaklarımızı yere ne kadar sağlam bastığımıza bakarak cevap verebiliriz. Çünkü eğer Satürn’ün baskıları, gerçekleri ve zorunluluklarıyla uyum halinde değilsek Satürn ötesi diğer gezegenlerde olduğu gibi Neptün’ün yoğunluğuyla da başa çıkmamız pek mümkün olmaz.
Bu durumun bir sonucu olarak kendimizi kandırabiliriz. Bu bir iki günlük kısa süre boyunca hayatın acı veren gerçeklerinden kaçmayı tercih edebiliriz. Egomuzun ve gerçekte “[b]kim olduğumuzun[/b]” sınırlamasından kurtulup kendimizi başka bir bilinç sahasında kaybetmemiz söz konusu olabilir. Elbette “[b]başka bir bilinç[/b]” ya daha yüksek veya daha düşük bir bilinç düzeyinde olacaktır.
Yani ya ruhsal, mistik ve manevi çalışmalara ya da bağımlılıklarımıza, hayallerimize, televizyon ve dizi filmler, sosyal medya, sanal alem, uyku ve rüyalar alemi gibi gerçek ötesi diyarlara kaçmaya meyledebiliriz. Her halükârda Güneş’in bulunduğu İkizler burcunun gerektirdiği rasyonalite ve merakla sorgulamaktan uzak durmak bu süreç sona erdiğinde hayal kırıklıkları yaşamamıza neden olabilir.
Bazen de artan merhamet duygumuz adeta bir kurtarıcı rolüne girmemize yol açabilir. Ancak Neptün’ün sebep olduğu belirsizlik atmosferinde aldanmamız da ihtimal dahilindedir. Kurtarıcı edasıyla çıktığımız yolda kurban durumuna düşmemek için dikkatli olmakta yarar var. Diğer taraftan gerçeklerin çarpıtılmaya uygun olduğu bu kısa dönemde kendimizi de bir kurban gibi görebiliriz. Kendimize acıyıp, halimize üzülebiliriz. Fakat bu bakış açımızdaki gerçeklik payı nedir?
Aslında bugünler tam da gerçekte olduğumuz kişiliği, hayattaki konumumuzu ve hareketlerimizin sorumluluğunu üstlenip, kabullenmemiz gereken bir zaman dilimi. Neptün’ün diğer açılarında olduğu gibi Güneş’le yaptığı bu açısında da “[b]kabule geçmek[/b]” bir anahtar sözcük olarak bir kez daha vurgulanmalı ve aklımızda kalmalı...
[b][color=#0080BF]Ayrıca sanatla ve edebiyatla ilgilenenler, medya, sinema ve reklamcılık dünyasında çalışanlar[/color][/b] veya
[b][color=#0080BF]maneviyata yönelik ibadet, ritüel ve pratikler yapanlar için de son derece ilerlemeye müsait, ilham ve hayal gücümüzün tetiklendiğini gösteren bir açı[/color][/b].
Etkin olduğu bu kısa süreyi mümkün olduğunca değerlendirelim.[/size]
Astroloji Dergisi - Yazan: Işık Canan Kaya
[b][u]Kaynakça:[/u][/b]
Astroloji Dersleri, Barış İlhan
Astrolojide Açılar, Sue Tompkins
Astrolojinin Anahtar Sözcükleri, Hajo Banzhaf-Anna Haebler
Astroloji, Karma ve Dönüşüm, Stephen Arroyo