gönderen EffEndY » Pzr 30 Eyl, 14:27
free soul yazdı:bende ima ettiğini söylemiyorum efendy.Şöyle söyleyeyim.ilk tanıştığınız birine ilkönce burcunu sordunuz ve yükselenini vs. onun hakkında bunun kişiliği budur diyebilirmiyiz.aynı burç ve yükseleni aynı olan diğer bir kişidede aynı özelliklerimi gösterir.o zaman herkes birbirinin aynı olmazmı
Sorun klasik olmakla birlikte güzel bir soru.
Elbette diyemeyiz. Astrolojiden karakter analizi noktasında şu şekilde faydalanmak gerek. Kimsenin burcuna ya da başka bir şeyine bakarak, o kişi hakkında fikir sahibi olmam. Bunun adı zaten "ön kabul" oluyor, ki nefret ettiğim bir şeydir. Önce kişiyi incelerim, ancak astrolojik veriler de aklımın bir köşesinde durur ve analiz sürecinde bu verilerden faydalanırım.
"Aynı burç, aynı yükselen" demişsin. Dediğim gibi daha binbir adet değişken var(Ek bilgi: Ağır top olarak Güneş burcu, Ay burcu ve Yükselen burç kabul edilir). Ancak cevabın daha da anlamlı olması için farzedelim ki, sadece öz burç ve yükselen var.
Şimdi burada nasıl bir "aynılıktan" bahsettiğin önemli. Astroloji yansımalardan daha çok "temele" işaret eder. Her yiğidinse farklı bir yoğurt yeme tarzı vardır. Her birey, o temelin üstünü farklı inşa eder; yaşadığı deneyimlere göre. Ancak temeli kastediyorsan, temel aynıdır.
Şimdi "Akrepler kıskanç olur" deniyor mesela ve burçlar hep bu tür tabirlerle açıklanıyor. Her ne kadar bu metinler yeni yetmelere burçlar hakkında kaba saba da olsa bir fikir vermek amacıyla hazırlanmış olsa da, sebebini açıklamadıkça her metin benim için bir hiçtir. Akrepler kıskanç mıdır, değil midir? Astroloji bunu söylemez aslında. Akrepler neden kıskançtır acaba? Ya da bir Akrep kıskanç olmadığında bunun sebebi nedir? İşte astroloji temel dürtüleri açıklar. Her Akrep kıskanç değildir, çünkü bunun altında yatan sebep Akrebin kalıcılık arzusudur. Temel budur işte: Kalıcılık arzusu, varlığını sonsuzlaştırma isteği. Ama her Akrep bunu kendince inşa eder. Kiminde kıskançlığa sebep olabilir; kimiyse gücünden, kendinden zerre şüphe duymaz, zaten yüksekte uçuyordur. Kıskançlığın K'si yaşanmaz.
Burç dediğimiz şeyler yalın birer adlandırma değildir zaten, birer süreçtir. Yukarıdaki "Burçların Hakikati Var mıdır?" linkinde de söylediğim gibi; "ben Akrebim" demek yerine "Akrep oluşumumu gerçekleştiriyorum" ya da "Boğayım" demek yerine "Boğa sürecimi yaşıyorum" demek daha anlamlıdır. Burada, kendi süreçlerini yaşayamayanların da olduğu unutulmamalı. Kendini tanımayan, elbette oluşumunu da gerçekleştiremez.
Kaldı ki, astrolojik her ama her sembolün bir olumlu bir de olumsuz tarafı vardır. Çünkü dediğim gibi, temel bellidir. Temelin üstüne çıkacak olan her insanın kendisidir. Şimdi Boğalar sevgi dolu, anlayış abidesi de olabilirler; bununla birlikte pek vurdumduymaz da olabilirler. Bu zıtlıkmış gibi görünen özellikler aslında aynı temelden gelir: Huzur hissi(ve arayışı). Huzuru bozulmasın diye kimseyle muhattap olmama ya da gene huzuru bozulmasın diye herkesle iyi geçinme, herkesin derdine derman olma, yardımseverlik. Ne olacağına kendileri karar vereceklerdir ve biz iki adet Boğa gördüğümüzde "Bunların birbirleri ile hiç alakaları yok ki!" lafını kolayca sarfedebileceğiz. Ancak birbirleri ile olan alakaları o kadar temelden ki...
[quote="free soul"]bende ima ettiğini söylemiyorum efendy.Şöyle söyleyeyim.ilk tanıştığınız birine ilkönce burcunu sordunuz ve yükselenini vs. onun hakkında bunun kişiliği budur diyebilirmiyiz.aynı burç ve yükseleni aynı olan diğer bir kişidede aynı özelliklerimi gösterir.o zaman herkes birbirinin aynı olmazmı[/quote]
Sorun klasik olmakla birlikte güzel bir soru.
Elbette diyemeyiz. Astrolojiden karakter analizi noktasında şu şekilde faydalanmak gerek. Kimsenin burcuna ya da başka bir şeyine bakarak, o kişi hakkında fikir sahibi olmam. Bunun adı zaten "ön kabul" oluyor, ki nefret ettiğim bir şeydir. Önce kişiyi incelerim, ancak astrolojik veriler de aklımın bir köşesinde durur ve analiz sürecinde bu verilerden faydalanırım.
"Aynı burç, aynı yükselen" demişsin. Dediğim gibi daha binbir adet değişken var(Ek bilgi: Ağır top olarak Güneş burcu, Ay burcu ve Yükselen burç kabul edilir). Ancak cevabın daha da anlamlı olması için farzedelim ki, sadece öz burç ve yükselen var.
Şimdi burada nasıl bir "aynılıktan" bahsettiğin önemli. Astroloji yansımalardan daha çok "temele" işaret eder. Her yiğidinse farklı bir yoğurt yeme tarzı vardır. Her birey, o temelin üstünü farklı inşa eder; yaşadığı deneyimlere göre. Ancak temeli kastediyorsan, temel aynıdır.
Şimdi "Akrepler kıskanç olur" deniyor mesela ve burçlar hep bu tür tabirlerle açıklanıyor. Her ne kadar bu metinler yeni yetmelere burçlar hakkında kaba saba da olsa bir fikir vermek amacıyla hazırlanmış olsa da, sebebini açıklamadıkça her metin benim için bir hiçtir. Akrepler kıskanç mıdır, değil midir? Astroloji bunu söylemez aslında. Akrepler neden kıskançtır acaba? Ya da bir Akrep kıskanç olmadığında bunun sebebi nedir? İşte astroloji temel dürtüleri açıklar. Her Akrep kıskanç değildir, çünkü bunun altında yatan sebep Akrebin kalıcılık arzusudur. Temel budur işte: Kalıcılık arzusu, varlığını sonsuzlaştırma isteği. Ama her Akrep bunu kendince inşa eder. Kiminde kıskançlığa sebep olabilir; kimiyse gücünden, kendinden zerre şüphe duymaz, zaten yüksekte uçuyordur. Kıskançlığın K'si yaşanmaz.
Burç dediğimiz şeyler yalın birer adlandırma değildir zaten, birer süreçtir. Yukarıdaki "Burçların Hakikati Var mıdır?" linkinde de söylediğim gibi; "ben Akrebim" demek yerine "Akrep oluşumumu gerçekleştiriyorum" ya da "Boğayım" demek yerine "Boğa sürecimi yaşıyorum" demek daha anlamlıdır. Burada, kendi süreçlerini yaşayamayanların da olduğu unutulmamalı. Kendini tanımayan, elbette oluşumunu da gerçekleştiremez.
Kaldı ki, astrolojik her ama her sembolün bir olumlu bir de olumsuz tarafı vardır. Çünkü dediğim gibi, temel bellidir. Temelin üstüne çıkacak olan her insanın kendisidir. Şimdi Boğalar sevgi dolu, anlayış abidesi de olabilirler; bununla birlikte pek vurdumduymaz da olabilirler. Bu zıtlıkmış gibi görünen özellikler aslında aynı temelden gelir: Huzur hissi(ve arayışı). Huzuru bozulmasın diye kimseyle muhattap olmama ya da gene huzuru bozulmasın diye herkesle iyi geçinme, herkesin derdine derman olma, yardımseverlik. Ne olacağına kendileri karar vereceklerdir ve biz iki adet Boğa gördüğümüzde "Bunların birbirleri ile hiç alakaları yok ki!" lafını kolayca sarfedebileceğiz. Ancak birbirleri ile olan alakaları o kadar temelden ki...