İSTANBUL SEMT İSİMLERİNİN ANLAMLARI

Kategoriler Dışındaki Genel Konularla İlgili Araştırma Yazıları.
Kullanıcı avatarı
gece_akrebi
Portal Yöneticisi
Portal Yöneticisi
Mesajlar: 5308
Yaş: 46
Kayıt: Pzt 17 Eki, 13:37

İSTANBUL SEMT İSİMLERİNİN ANLAMLARI

Okunmamış mesaj gönderen gece_akrebi » Cmt 11 Mar, 11:38

9 dilde İstanbul
İstanbul'un pek çok dilde çok farklı isimleri bulunuyor.
Grekçe: Vizantion
Latince: Bizantium, Antoninya, Alma Roma, Nova Roma
Rumca: Konstantinopolis, İstinpolin, Megali Polis, Kalipolis
Slavca: Çargrad, Konstantingrad
Vikingce: Miklagord
Ermenice: Vizant, Stimbol, Esdambol, Eskomboli
Arapça: Bizantiya, el-Mahsura, Kustantina el-uzma
Selçuklular zamanında: Konstantiniyye, Mahrusa-i Konstantiniyye, Stambul
Osmanlıca'da: Dersaadet, Deraliyye, Mahrusa-i Saltanat, İstanbul, İslambol, Darü's-saltanat-ı Aliyye, Asitane-i Aliyye, Darü'l-Hilafetü'l Aliye, Payitaht-ı Saltanat, Dergah-ı Mualla, Südde-i Saadet.

SEMT İSİMLERİ
[glow=red]Aksaray[/glow]: Fatih'in sadrazamı İshak Paşa, İç Anadolu Bölgesi'ndeki Aksaray'ı ele geçirdikten sonra orada yaşayan bölge insanlarını bugünkü Aksaray semtinin bulunduğu yere gönderir. Aksaraylılar da semte adlarını verirler.

[glow=red]Ahırkapı:[/glow] Marmara Denizi'nin kıyısında yer alan yedi ahır kapısından birisi olan bu semte, Padişah atlarının bulunduğu has ahırın yanında yer aldığı için Ahırkapı ismi verildi.

[glow=red]Aşiyan: kuş yuvası
Aşiyan: [/glow]Günümüzdeki ismini şair Tevfik Fikret'in burada bulunan, Farsça'da kuş yuvası anlamına gelen 'Aşiyan' isimli evinden alıyor.

[glow=red]Bağlarbaşı: [/glow]Semt, en ünlü bağ ve bahçelerin bir dönem burada yer almasından dolayı bu adla anılıyor.


[glow=red]Bebek:[/glow] Semtin isminin nereden geldiği konusunda iki rivayet bulunuyor. Bunlardan ilki, Fatih Sultan Mehmet'in bölgeyi koruması için gönderdiği bölükbaşının Bebek lakaplı olması. Diğeri ise padişahın semtteki bahçesinde gezerken yılan görüp korkan şehzadesine bebek demesi ve bundan sonra bahçesinin bebek bahçesi olarak anılması.

[glow=red]Beşiktaş:[/glow] İlk görüş, semtin ismini Barbaros Hayrettin Paşa'nın gemilerini bağlamak için diktirdiği beş taştan aldığı yönünde. Diğeri ise bir papazın burada yaptığı kiliseye Kudüs'ten getirdiği beşik taşını koyduğu ve ismin buradan geldiği yönünde.

[glow=red]Beyazıt:[/glow] Sultan II. Beyazıt'ın buraya kendi ismiyle anılacak bir külliye yaptırmasından sonra semt, Beyazıt olarak anılmaya başladı.

[glow=red]Beyoğlu:[/glow] Semtin isminin nerden geldiği konusunda çeşitli rivayetler bulunuyor. Bunlardan ilkine göre, İslamiyet'i kabul edip burada oturmaya başlayan Pontus Prensinden adını alıyor semt. Diğerine göreyse, 'Bey Oğlu' diye anılan Venedik Prensinin burada oturmasından geliyor semtin adı. Son bir rivayet de, burada oturan Venedik elçisine, yazışmalarda, "Beyoğlu" diye hitap edilmesinden semtin bu adla anıldığını söylüyor.

[glow=red]Bakırköy: [/glow]Bizanslıların 'Makri Hori' dedikleri semt, 14. yüzyılda Osmanlıların eline geçince 'Makriköy' adını aldı. 1925'te ulusal sınırlar içindeki yabancı kökenli adların değiştirilmesi sırasında Atatürk'ün isteğiyle semt Bakırköy adını aldı.

[glow=red]Bostancı:[/glow] Semt, adını eskiden her türlü meyve ve sebzenin yetiştirildiği bostanlardan biri olmasından alıyor.

[glow=red]Depremde çatlayan kapı
Çatladıkapı:[/glow] Bizans zamanında yapılan surların Sidera adı bir verilen kapısı, 1532 tarihinde meydana gelen depremde çatlayınca, hem semt hem de kapı Çatladıkapı olarak anılmaya başladı.

[glow=red]Çemberlitaş:[/glow] Bizans'ın en önemli meydanlarından Constantinus Forumu'nun bulunduğu yerdeki büyük sütunlardan birisi olan Çemberlitaş, semte adını verdi.

[glow=red]Çengelköy:[/glow] Eskiden gemi çapaları bu köyde yapıldığı için isminin buradan geldiği tahmin ediliyor.
[glow=red]Çıksalın:[/glow] Güzel manzaralı, geniş bir çevreye hakim olan bölgeye, halk arasında "çık, salın" denilmeye başlandı.

[glow=red]Eminönü:[/glow] Osmanlı döneminde çarşıdaki esnafı denetleme yetkisi 'Emin'lere aitti. Semt, adını burada bulunan 'Gümrük Eminliği'nden alıyor.

[glow=red]Feriköy:[/glow] Semt adını Sultan Abdülmecit ve Abdülaziz dönemlerinde yaşayan Madam Feri'den alıyor. Bölgede bulunan geniş topraklar padişah tarafından Madam Feri'nin eşine bağışlanmıştı. Ama eşi ölünce semt onun ismiyle anılmaya başlandı.

[glow=red]Galata:[/glow] Gala, Rumca da "süt" anlamına geliyor. Bir rivayete göre Galata'nın adı semtteki süthanelere gönderme yapılarak türetildi. Başka bir görüşe göre ise İtalyanca 'denize inen yol' anlamına gelen 'galata' kelimesi düşünülerek bu isim verildi.

[glow=red]Horhor:[/glow] Fatih'te bulunan semt, adını Horhor çeşmesinden alıyor. Rivayete göre Fatih Sultan Mehmet bölge civarında yürürken yerin altından su sesleri duyar ve yanındakilere, "Buraya bir çeşme yapın baksanıza 'hor hor' su sesleri geliyor" der ve buraya bir çeşme yapılır. Çeşme de semt de Horhor ismiyle anılmaya başlar.

[glow=red]Okmeydanı:[/glow] Fetih Ordusu kuşatmanın bir kısmını burada kurulan karargâhta geçirmiş. Semtin ismi de böylelikle Okmeydanı olarak kalmış.

[glow=red]Kadıköy:[/glow] Futbolun mabedi olan ilçe Zamanın musiki üstadı Sine Kemani Nuri Bey’in anlatışına bakılırsa, futbola meraklı ilk Türk gençleri bir kulüp kurmağa, daha bir derli toplu birleşmeye karar vermişler. Çok geçmeden arzularını yerine getirmiş, elbiseyi de seçmişler; gömleğin göksü, yakası, kol kapakları beyaz, öbür tarafları kırmızı, pantolon keza beyaz. Kuşdili Papazın çayırlarında kendi aralarında maçlara girişmişler. Moda’daki İngilizlerden, Rumlardan mürekkep (oluşan) takımın derecesine erişmek, onları yenmek baş emelleri(en büyük arzuları). Eski cimnastikçi ve idmancılardan Sine Kemani Bay Nuri’nin rivayetine göre, ilk oynayanları sayalım: Kendisi(Nuri Bey), Emced Bey, Mehmet Ali ve kardeşi Neşet Beyler, Reşat Danyal Bey, Hafız Mustafa, Topçu zabiti Cevdet Bey, Eşref Bey, Hüsnü Paşa zade Bahriyeli Fuat Bey, Mekteb-i Sultani’li Daniş, Tahsin (Şair Tahsin Nahit) Bey, Sarı Şevki.

[glow=red]Şişli:[/glow] Şiş yapımıyla uğraşan ve Şişçiler diye anılan bir ailenin burada bir konağı olduğu ve 'Şişçilerin Konağı'nın zamanla değişikliğe uğrayarak 'Şişlilerin Konağı' hâline gelmesiyle semtin adının Şişli olarak kaldığı anlatılıyor.

[glow=red]Şaşkınbakkal[/glow]: Henüz yerleşimin olmadığı dönemlerde yaz günleri denizden yararlanmak için bölgeye gelenlere bir bakkal dükkanı açıldığını görenler, burada iş yapılmayacağını düşünerek bakkala "şaşkın bakkal" yakıştırması yaptılar. Bundan sonra da semt Şaşkınbakkal olarak anılmaya başlandı.

[glow=red]Sütlüce:[/glow] Bugün Sütlüce semtinin olduğu yerde Süt Menbat isimli bir Rum köyü vardı. Köyün bir köşesindeki bakır bir kadın heykelinin memelerinden su akar; bu suyun, kadınların sütünü çoğalttığına inanılırdı. Bundan dolayı semt, Sütlüce olarak anılır oldu.

[glow=red]Tahtakale:[/glow] Sözlük anlamı 'kale altı' olan Taht-el-kale'nin bozulmasıyla Tahtakale'ye dönüşen semtin, Mercan ya da Beyazıt dolaylarındaki eski sur benzeri yapının aşağı kotunda yer aldığı için bu ismi aldığı tahmin ediliyor.

[glow=red]Taksim:[/glow] Osmanlı zamanında sucuların; suyu, halka taksim ettikleri yer, Taksim olarak anılmaya başlandı.

[glow=red]Teşvikiye:[/glow] Sultan Abdülmecit'in bir mahalle kurulması için teşvikte bulunduğu semtin adı Teşvikiye olarak kaldı. Bu durumu, Harbiye Karakolu ile Rumeli ve Valikonağı Caddelerinin kesiştiği kavşakta bulunan iki taş belgeleliyor.

[glow=red]Unkapanı:[/glow] Bazı satış yerlerinde Arapça'da 'Kabban' adını taşıyan büyük teraziler bulunduğundan, buraları Kapan adını taşırdı. Sahiline buğday ve arpa yüklü gemiler demirlediğinden, semt bu adı aldı.

[glow=red]Üsküdar:[/glow] Bizans devrinde, Skutari denilen asker kışlaları, şehrin bu yakasında yer aldığı için semt Skutarion diye anılıyordu. Bu isim zamanla Üsküdar'a dönüştü.

[glow=red]Veliefendi:[/glow] Hipodrom bir zamanlar Şeyhülislam Veli Efendi'nin sahibi olduğu topraklar üzerinde kurulduğundan semtin adı Veli Efendi'yle anılıyor.


bir yanımız ölüm bir yanımız düğün...


POİSON

Okunmamış mesaj gönderen POİSON » Cmt 11 Mar, 21:17

araştırıp bize sunduğun bu konu adına teşekürler dostum.dünyayı titretmiş ve büyük bir nam salmış,yüce fatihin bize büyük bir armağınıdır. bu güzel istanbulun bizim olup bizde bırakan asil insanlara minnetarım.suyuna toprağına,taşının her bir tanesine kurban olayım,sen ne güzelmişsin eyy büyük İSTANBUL.

Armagedon

Okunmamış mesaj gönderen Armagedon » Cmt 11 Mar, 22:50

İstanbul'u Dinliyorum

İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı
Önce hafiften bir rüzgar esiyor;
Yavaş yavaş sallanıyor
Yapraklar, ağaçlarda;
Uzaklarda, çok uzaklarda,
Sucuların hiç durmayan çıngırakları
İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı,

dili olsada konuşsa o semtlerin, ellerine sağlık gececi.

Kullanıcı avatarı
gece_akrebi
Portal Yöneticisi
Portal Yöneticisi
Mesajlar: 5308
Yaş: 46
Kayıt: Pzt 17 Eki, 13:37

Okunmamış mesaj gönderen gece_akrebi » Pzr 12 Mar, 01:27

kaptanımız bir şiirle anlatmak isteğini anlatmış :)
bir yanımız ölüm bir yanımız düğün...

Kullanıcı avatarı
izden
*SiyahAkrep*
*SiyahAkrep*
Mesajlar: 1108
Yaş: 44
Kayıt: Pzr 29 Oca, 22:20

Okunmamış mesaj gönderen izden » Pzr 12 Mar, 01:38

ben hiç görmedim istanbulu ama korkuyorum gitmekten....
Eminönü: Osmanlı döneminde çarşıdaki esnafı denetleme yetkisi 'Emin'lere aitti. Semt, adını burada bulunan 'Gümrük Eminliği'nden alıyor.
burdaki eminler kimler?
ölmek için doğdum, yaşamak için öleceğim.


Kullanıcı avatarı
gece_akrebi
Portal Yöneticisi
Portal Yöneticisi
Mesajlar: 5308
Yaş: 46
Kayıt: Pzt 17 Eki, 13:37

Okunmamış mesaj gönderen gece_akrebi » Pzr 12 Mar, 01:53

izden, burdaki eminler mafya. artık onlar ticareti denetliyor. insan, nerde bu devlet demeden kendini alamıyor. :(
bir yanımız ölüm bir yanımız düğün...

Kullanıcı avatarı
izden
*SiyahAkrep*
*SiyahAkrep*
Mesajlar: 1108
Yaş: 44
Kayıt: Pzr 29 Oca, 22:20

Okunmamış mesaj gönderen izden » Pzr 12 Mar, 02:01

anladım sanırım sağol. ayrıca haklısın sana katılıyorum nerde bu devlet demek için o kadar çok sebep varki günümüzde...
ölmek için doğdum, yaşamak için öleceğim.


Cevapla
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“Araştırma Genel Konular” sayfasına dön