gençler hayata küs

Kategoriler Dışındaki Genel Konularla İlgili Araştırma Yazıları.
Kullanıcı avatarı
huysuz
*SiyahAkrep*
*SiyahAkrep*
Mesajlar: 2631
Yaş: 42
Kayıt: Pzr 08 Oca, 12:20

gençler hayata küs

Okunmamış mesaj gönderen huysuz » Prş 02 Şub, 20:53

Gençler hayata küs



Adnan Menderes Üniversitesi (ADÜ) Psikiyatri Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mehmet Eskin tarafından üniversiteli gençlerin ''İntihar Girişim ve Düşüncesi''ni kapsayan araştırmada, tüyler ürperten gerçekler ortaya çıktı.


***

Gençler hayata küs

Yapılan bir araştıma, üniversitelilerin yarısının intiharı düşündüğünü ortaya çıkarttı Uzmanlara göre, gençlerin bu ruh halinin en büyük nedeni ülkenin ekonomik yapısı.

Adnan Menderes Üniversitesi (ADÜ) Psikiyatri Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mehmet Eskin tarafından üniversiteli gençlerin ''İntihar Girişim ve Düşüncesi''ni kapsayan araştırmada, tüyler ürperten gerçekler ortaya çıktı. Araştırmaya, Aydın, İzmir, İstanbul ve Ankara'daki 6 üniversitede okuyan toplam bin 262 öğrenci katıldı. Deneklere, "Hiç intiharı düşündünüz mü?", "Geçtiğimiz son 12 ay içinde intiharı düşündünüz mü?'', "Yaşantınız boyunca intihar girişiminde bulundunuz mu ?'', "Son 12 ay içinde intihar girişiminde bulundunuz mu?'' şeklinde sorular yöneltildi.

RAKAMLAR ŞAŞIRTICI!
Ankete cevap veren gençlerden yüzde 41.3'ü, yaşamları boyunca intiharı düşündüklerini belirtirken, yüzde 14.3'ü son 12 ay içinde kendisini öldürmeyi düşündüğünü açıkladı. Öğrencilerin yüzde 7'si yaşamı boyunca kendisini öldürmek için girişimde bulunduğunu, yüzde 1.3'ü ise son 12 ay içinde intihar girişiminde bulunduğunu belirtti. Tüm bu veriler değerlendirildiğinde de, üniversite gençliğinin yaklaşık yüzde 50'sinin kendisini öldürmeyi düyşündüğü ortaya çıktı. Uzmanlar, her zaman olduğu gibi gençlerin intihara meyilli olmasının, ülkenin koşullarıyla bağlantılı olduğunu açıkladı.

BASKI YAPILMAMALI
Gençlerin, ruhsal sorunlar ön planda gözükse de umutsuzluk ve gelecek kaygısı nedeniyle böyle düşündüğü belirtildi. Uzmanlar ayrıca, üniversite sınavlarına hazırlanan gençler arasında yapılması durumunda daha vahim sonuçlar ortaya çıkacağını da kaydetti. Gençlere yaklaşımın daha hassas, ancak baskıdan uzak olması gerektiğini vurgulayan Doç. Dr. Mehmet Eskin, çözüm olarak toplumu "genç dostu toplum'' haline getirmek gerektiğini söyledi. Eskin, araştırmanın, Kanada'da yayınlandığını ve büyük ilgi gördüğünü kaydetti.




Kullanıcı avatarı
izden
*SiyahAkrep*
*SiyahAkrep*
Mesajlar: 1108
Yaş: 44
Kayıt: Pzr 29 Oca, 22:20

Okunmamış mesaj gönderen izden » Cum 03 Şub, 19:21

mantıkla yaşamın bağdaşamadığı yıllardır gençlik yılları...
ölmek için doğdum, yaşamak için öleceğim.

Kullanıcı avatarı
izden
*SiyahAkrep*
*SiyahAkrep*
Mesajlar: 1108
Yaş: 44
Kayıt: Pzr 29 Oca, 22:20

Okunmamış mesaj gönderen izden » Cum 03 Şub, 19:30

mantıkla yaşamın bağdaşamadığı yıllardır gençlik yılları...hepimz ne kadar asi bazende ne kadar sorumsuzduk...böyle hassas bir dönemde ebeveynlere topluma o kadar çok şey düşüyorki..
özellikle bizim toplumumuzda gençlerin anlaşılamaması çok normal.. aile baskısı sınav baskısı okuldan sonra iş kaygısı sonra başka sınavlar...
duygularını hissettiklerini yaşamaya zaman bulamıyorki insanlar hal böyleyken en küçük bi duygu bile sarsıcı gelebiliyo zaten yeteri kadar neden var...
üzücü bir gerçek ama şaşırmadım
ölmek için doğdum, yaşamak için öleceğim.

Kullanıcı avatarı
Yönetici
Portal Yöneticisi
Portal Yöneticisi
Mesajlar: 4681
Yaş: 47
Kayıt: Sal 22 Şub, 11:33

Okunmamış mesaj gönderen Yönetici » Cum 03 Şub, 19:31

İnsanoğlu günümüzde teknoloji ile bir çok problemini çözmüş görünüyor. Peki kendi iç dünyasındaki problemleri ne alemde? Ne yazık ki bu konuda her geçen gün daha da geriye gidiyor. Maddi bedenimizle Enerji bedenimiz arasındaki mesafe her geçen gün daha büyüyor. Bu da tabi ki bizlere Stres ve bunalımlar olarak geri dönüyor.

Hep daha fazla para, daha fazla eşya, daha fazla ilgi, daha çok kişi tarafından tanınma ve alkışlanma arzusu. Egolar artık insanlığın yeni tapınakları haline geldi. Kendimiz için hep daha fazlası, daha iyisi... İstekler ve bitmek tükenmek bilmeyen arzular. Bedenin sonsuz bencillik ve ihtirasları. Her ne olursa olsun sonuç karmaşa, tatminsizlik ve daha fazla sıkıntı olarak bizlere geri dönüyor ve dönecektir de.


Bunların yanında Gelecek endişesi, boşluk, zayıflayan aile bağları, sahte ve yapmacık dostluklar. Bu zaman için normaldir bunlar.
"Sükunetin vereceği huzuru hiçbir maddi imkan sunamaz"

Kullanıcı avatarı
huysuz
*SiyahAkrep*
*SiyahAkrep*
Mesajlar: 2631
Yaş: 42
Kayıt: Pzr 08 Oca, 12:20

Okunmamış mesaj gönderen huysuz » Cum 03 Şub, 21:04

sana katılıyorum üstat.
Tüm ölümlerin % 0.4-0.9 unu oluşturan intihar (öz kıyım) davranışı kişiyi ve çevresini etkilemesi yanında , sonraki nesiller ve toplum üzerindeki etkileri nedeniyle büyük bir toplumsal sorundur. Tüm dünya çapında her gün yaklaşık bin kişi öz kıyım gerçekleştirmektedir. Erkeklerin kadınlardan daha çok intiharı gerçekleştirdiği saptanmıştır. Sonuçlara göre erkeklerde 2-7 kat daha fazla öz kıyıma rastlanmıştır. Erkekler daha şiddetli metotlar (asılma, kendini silahla vurma gibi) yeğlerken, kadınların ilaç ve boğulmayı seçtikleri gözlenmiştir. Etnik gruplar ve azınlık konumunda olanlar birbirlerine daha bağlı olduklarından daha az öz kıyıma yönelirken, göçmenler henüz ortama alışamadıkları için daha yüksek oranlara sahiptirler.

Acı ve düşündürücü olan şey, kişinin bu eylem öncesinde kendisi için olası ağırlaşan tehlikeyi fark etmesi ve bunu kendi beden dili ya da sözel ifadesiyle açıklamasıdır. Bazı vakalarda birey ‘ beni tek başıma bırakmayın, çocuklarıma ya da kendime bir şey yapmaktan korkuyorum’ seklinde uyarı mesajları verebilmekte, pencere kenarları, ecza dolaplarının bulunduğu mekanlara yakın durabilmekte, değerli ve kendince manevi değeri olan şeyleri çevresindekilere verebilmekte, artan yoğunlukta hayatın anlamsızlığından bahsedebilmekte ve tehlikeli eylemleri birer birer deneyebilmektedir. ‘ Selvi gibi ümitler birer iğdeye dönmüş’, intihar dışında yapacak hiçbir şey kalmadığı düşüncesi bilince hakim olmuş, yaşanan her saatin acı , günah ve sorunları arttırmaktan başka bir işe yaramayacağı şeklindeki yaklaşımlar çoğu öz kıyım durumunda görülebilmektedir. Ancak buna rağmen bazı durumlarda gereken adımlar atılamayabilmektedir.

Kişi intiharı sorunlarını giderici, çare bulamadığı acılarını dindirmeye yarayan, katlanamayacağı sonuçları yaşamamasını sağlayıp, daha önce bulamadığı huzur ortamını getirecek bir çözüm olarak görür. Bireyde olum, mezara konmak ve hayata son vermenin sonrasına ait düşünceler bulunmamaktadır.

İntihar girişimlerinde bulunan kişilerin kendilerini ezen, görmemezlikten gelen, kendileri ile ilgili istek, karar ve seçimlerine kulak vermeyen ebeveynlerden; güvenlerini sarsan, kendilerini yüzüstü bırakan arkadaşlardan bahsettikleri gözlenmiştir. Bu durumdaki kişiler kendilerini işe yaramaz, kullanılmış, günahkar , cezalandırılmayı hak etmiş kişiler olarak görebilmektedirler. Bireyler kendilerinin görüş ve duygularının ,daha doğrusu kişiliklerinin değiştiğini görebilmekte ve aklini kaybetme, kendi denetimlerini kaybetme gibi korkular yasayabilmekte ‘o ben gitti ,başka bir ben geldi kendimi tanıyamıyorum’ seklinde konuşabilmektedirler.

Genel olarak intihar davranışlarında ölmek düşüncesi yanında daha iyi şartlarda yasamak yolunda bir kararsızlık ta bulunabilmektedir. Bu nedenle yüksek bir yerden atlamadan önce beklenmekte olduğu düşünülmektedir.

Kişinin kendini topluma ait , onun bir parçası olarak görmesi, çevresinin kendinin arkasında olduğu, sorumluluğu altında onun yardımına muhtaç kişilerin olduğu , bu eylemin günah olduğu düşüncesi, kendine maddi ya da manevi olarak destekçi güçlerin bulunduğu inancı öz kıyımların önüne geçebilmektedir.
Cevap yazarken düşün ve öyle yaz. Konuşmadan önce anla ve öyle konuş.


POİSON

Okunmamış mesaj gönderen POİSON » Cum 03 Şub, 21:19

gençlerin tek problemi bence inançsızlık,bu inançsızlık,büyük bir boşluk oluşturuyor.yani ne istediğini bilememek,ve daha sonrası bunalım,bunuda içki ve uyuşturucu maddelerle kapatmaya çalışıyorlar.anne ve baba kendisini yetiştirememişki,çocuklarını yetiştirsin :(

Kullanıcı avatarı
gece_akrebi
Portal Yöneticisi
Portal Yöneticisi
Mesajlar: 5308
Yaş: 46
Kayıt: Pzt 17 Eki, 13:37

Okunmamış mesaj gönderen gece_akrebi » Cum 03 Şub, 22:57

scorp sana katılıyorum. teknolojinin gelişmesiyle insanlar yanlızlaşmaya başladı, insanlardan, en önemlisi kendisinden kopmaya başladı. aslında nedenler ve çözümler o kadar çok ki... paylaşılsa bile yinede bitmeyecek bu bunalımlar.
bir yanımız ölüm bir yanımız düğün...


Cevapla
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“Araştırma Genel Konular” sayfasına dön