KOVALAR VE YAYLAR
KOVALAR VE YAYLAR
ÇELİŞKİ, ÖĞRENME, NETLİK, GERÇEKLİK, DEĞİŞİM..
Bu alan KOVA ve YAYLAR ile bu etkiyi taşıyanlar içindir.
KOVA burcunun özelliği yaşadığı toplumdan en az yarımyüzyıl
ileride düşünmesidir. YAY burcunun özelliği ise uçsuz aşağı ve yukarının olmadığı bir özgürlük ve değişim alanıdır. bu iki burç adeta topluma değişim baskısı uygular. değişime direnen toplumlarda dışarı itilmek söz konusu olabilir. yada bir yay ın etrafında toplanan binlerce insan görülebilir. OSHO bir yaydı. aynstayn ise bir kova. ortak özellikleri ikisininde toplumun üzerine çıkmış olmaları.
Dünyada diğer insanlardan ilerde bir bilince sahip olan KOVALAR,
dengeyi nasıl kuracaklar?
İleriye doğru atılan YAYLAR, arkalarında kimseyi göremediklerinde yaşadıkları trajediyi nasıl atlatabilir?
Değişimi gören hızlı düşünen ve sıçratan KOVA , toplumda dışlanır, saygıyla dışlanır hemde. değişimin içinde duran YAY neden dışlanmaz, heryerde yerli olur?
kova çelişkileri ne zaman çözecek?
kendini toplumun dışına itildiğini gören bir kovayı bir yay mutlaka bulur. çünkü yayda değişimin içindedir. fakat kova zihinsel olarak sağladığı bu değişimi yay nüfuz etmiştir.
sizden ricam şudur, YENİ düşüncelere akımlara ve felsefelere yol açacak olan kovalar ve yaylar lütfen gittiğiniz kadar ileri gidin.. hayal ettiğiniz kadar ileriyi aktarın.. korkmayın, çekinmeyin ve unutmayın evrensel denge sindirerek hissettirerek anlatarak ve gerçekten öğreterek ilerletmeyi gerektirir. rüya gibi öğrenmeler değil, deneyerek yaşayarak ve görerek öğrenme alanı olan yerde sıçramaları gerçekleştirecek değişim önderlerinide gerektirir.
yabancılık karanlığın içinde durmak değildir. toplumun içnde yalnız olmakta değildir. yabancılık direk yabancı olmaktır. düşüncelerim eylemlerim davranışlarım yaşam biçimimle hem takip ediliyorum hemde cam bir fanus içindeymiş gibi hissediyorum. insanlar beni onaylıyor, ama gerçek anlamda anlamıyor. ben tam anlamıyla bu alanda bu yaşamda bu zamanda ilerdeyim. bu kovadır.
yabancılık diye bir şey olamaz. akım her yöne gider. sonsuzluk içinde ileri ve geri her yer her kesin zihinsel ruhsal yada bedensel yolculuk alanıdır. aynı yolculuk içinde duran hiçkimse yada nesne yada şey yabancı olamaz. dolayısıyla her yer benim içindir. bu yaydır.
yabancı edilme bakın dikkat edin. kovalar yabancı değildir, toplum tarafından ileriye gitmiş ilerde yaşamaya başlamış bu insanlar yabancı edilir. toplum saygı gösterir ama bir yandanda ön yargılarla bu insanlara zarar verir. anlamaya çalışamaz zira o düzeye henüz varmamıştır.
aynı sorunu yaylarda yaşar ama onlar toplum tarafından itilmezler nedeni ise, esnek öğrenme karakteri ve yabancı olarak görmemeleridir. bir yay afrikaya gitse, başka toplumlar içinde bile kendi kuralları ile hiç yabancılık çekmeden ve onlardan biriymişcesine yaşayabilir irtibatta kalır. özgürlük ve yer platformunun güdümünde değildir.
kovalar ileri zihinsel yolculuklarda ileri seviyelere çıkarlar fakat ikilemleri belkide esnemeyi uygulayamamalarından yada bunu pek önemsememelerinden kaynaklıdır. hayat bu yüzden zorlayıcı şartlar getirebilir. esnemek demek gelişigüzel herşeye okey demek değildir. esnemek, anlama öğrenmeyi sert bir şekilde değil, hissiyat boyutuyla birleştirip içselliğinde öğrenmektir.
devam edecek...
Bu alan KOVA ve YAYLAR ile bu etkiyi taşıyanlar içindir.
KOVA burcunun özelliği yaşadığı toplumdan en az yarımyüzyıl
ileride düşünmesidir. YAY burcunun özelliği ise uçsuz aşağı ve yukarının olmadığı bir özgürlük ve değişim alanıdır. bu iki burç adeta topluma değişim baskısı uygular. değişime direnen toplumlarda dışarı itilmek söz konusu olabilir. yada bir yay ın etrafında toplanan binlerce insan görülebilir. OSHO bir yaydı. aynstayn ise bir kova. ortak özellikleri ikisininde toplumun üzerine çıkmış olmaları.
Dünyada diğer insanlardan ilerde bir bilince sahip olan KOVALAR,
dengeyi nasıl kuracaklar?
İleriye doğru atılan YAYLAR, arkalarında kimseyi göremediklerinde yaşadıkları trajediyi nasıl atlatabilir?
Değişimi gören hızlı düşünen ve sıçratan KOVA , toplumda dışlanır, saygıyla dışlanır hemde. değişimin içinde duran YAY neden dışlanmaz, heryerde yerli olur?
kova çelişkileri ne zaman çözecek?
kendini toplumun dışına itildiğini gören bir kovayı bir yay mutlaka bulur. çünkü yayda değişimin içindedir. fakat kova zihinsel olarak sağladığı bu değişimi yay nüfuz etmiştir.
sizden ricam şudur, YENİ düşüncelere akımlara ve felsefelere yol açacak olan kovalar ve yaylar lütfen gittiğiniz kadar ileri gidin.. hayal ettiğiniz kadar ileriyi aktarın.. korkmayın, çekinmeyin ve unutmayın evrensel denge sindirerek hissettirerek anlatarak ve gerçekten öğreterek ilerletmeyi gerektirir. rüya gibi öğrenmeler değil, deneyerek yaşayarak ve görerek öğrenme alanı olan yerde sıçramaları gerçekleştirecek değişim önderlerinide gerektirir.
yabancılık karanlığın içinde durmak değildir. toplumun içnde yalnız olmakta değildir. yabancılık direk yabancı olmaktır. düşüncelerim eylemlerim davranışlarım yaşam biçimimle hem takip ediliyorum hemde cam bir fanus içindeymiş gibi hissediyorum. insanlar beni onaylıyor, ama gerçek anlamda anlamıyor. ben tam anlamıyla bu alanda bu yaşamda bu zamanda ilerdeyim. bu kovadır.
yabancılık diye bir şey olamaz. akım her yöne gider. sonsuzluk içinde ileri ve geri her yer her kesin zihinsel ruhsal yada bedensel yolculuk alanıdır. aynı yolculuk içinde duran hiçkimse yada nesne yada şey yabancı olamaz. dolayısıyla her yer benim içindir. bu yaydır.
yabancı edilme bakın dikkat edin. kovalar yabancı değildir, toplum tarafından ileriye gitmiş ilerde yaşamaya başlamış bu insanlar yabancı edilir. toplum saygı gösterir ama bir yandanda ön yargılarla bu insanlara zarar verir. anlamaya çalışamaz zira o düzeye henüz varmamıştır.
aynı sorunu yaylarda yaşar ama onlar toplum tarafından itilmezler nedeni ise, esnek öğrenme karakteri ve yabancı olarak görmemeleridir. bir yay afrikaya gitse, başka toplumlar içinde bile kendi kuralları ile hiç yabancılık çekmeden ve onlardan biriymişcesine yaşayabilir irtibatta kalır. özgürlük ve yer platformunun güdümünde değildir.
kovalar ileri zihinsel yolculuklarda ileri seviyelere çıkarlar fakat ikilemleri belkide esnemeyi uygulayamamalarından yada bunu pek önemsememelerinden kaynaklıdır. hayat bu yüzden zorlayıcı şartlar getirebilir. esnemek demek gelişigüzel herşeye okey demek değildir. esnemek, anlama öğrenmeyi sert bir şekilde değil, hissiyat boyutuyla birleştirip içselliğinde öğrenmektir.
devam edecek...
Benim size söylediklerim uygulamada pek kolay olmasada daha çok
zihinsel faaliyetler gibi gelebilir. fakat her iki burcun da en çok yapmayı
sevdiği şeydir zihinsel faaliyetler felsefeler düşünceler üzerine yorumlar
getirmeler. zihinsel faaliyetlerin hayata geçirilmesinin zorluğununda yine
bu iki burç çok iyi bilir.
çünkü çok zaman düşüncelerimiz herhangi bir sabit burç insanının duvarına çarpabilir. bırakın onu kendi içinizde taşıdığınız 12 gezegenden sabit olanlar bile sizin değişiminize direnebilir..
bu çarpışma anı kaçınılmazdır. ilerledikçe düşüncelerin galaksilerin gezegenlerin felsefelerin insanların çarpışmaları mutlaka olacak.çarpışma anları öğreticidir. büyüme ve gelişme mutlak değişim bir çarpışma ile gerçekleşir. ama yavaş ama hızlı ama acı ama tatlı..bunu sakın unutmayın. işte bunu en fazla unutabilen kova burcu dostlarım. ama en iyi uygulayabilen yay burcu dostlarım. eksiklikleri ne kadar saptayıp giderebilirsek daha iyi daha iyi daha iyi olacaktır. daha iyi daha iyi olma aslında ne kovanın ne yay ın umurundadır. bu olsa olsa toplumun sorunudur. kova daha iyiyi olmaktan ziyade uygulamak ister, tüm felsefeleri kurduğu anda ise artık kovayı orda bulamazsınız. çünkü başka bir yerde daha iyinin felsefelerini oluşturur. o dolacak taşacak ve bazen kendi kabında bomboş olarak duracaktır.
yaya gelince daha iyi daha iyiye doğru gitme felsefik anlamda onu da pek ilgilendirmez, o daha çok mutlulukla ilgilidir. adildir eşittir. dengeyle uğraşır.onun için ilerleme net bir dengedir. açık ortada herkesin bildiği bir bilgi düşünce evrende zaten akmaktadır.. çetrefilli düşünülemez düşünceleri yay size pek güzel ifade eder açıklar ve siz sadece dinlersiniz. ama ondan önce konuşmaya ikna edilmesi gereklidir. bunun için orda o anda var olmanız ve onunla irtibata geçmeniz yeterlidir.
varoluş kova ve yay her ikisi için eylemin ve herşeyin başlangıcıdır. doğal olarak farkında oluş halindedirler. işte onları çok zaman çekilmez kılan her an farkında oldukları herşeydir. akrepler kendilerini yok edip uzaklaşabilirler. fakat ne kova nede yay bunu pek beceremez. düşüncenin kaynağı içinde özgürlüğün kaynağı içinde yok ettiğin anda yerine bir şey koyman gerekirki koyacağın şey akrebin önemsemediği ama diğer dostlarımızın önemsediği birşeydir. zira kova eksik parça bırakmazken yay an içinde dönmekten yok olabilmeyi o anda aklına getiremez. yapamadığından değil, çözüp açıklığa kavuşturma çabasındandır.. evrensel zihin ona adeta herşeyi anlamlandırma açıklama ve anlatıp öğretme kısaca hakettirme bilinci vermiştir...
zihinsel faaliyetler gibi gelebilir. fakat her iki burcun da en çok yapmayı
sevdiği şeydir zihinsel faaliyetler felsefeler düşünceler üzerine yorumlar
getirmeler. zihinsel faaliyetlerin hayata geçirilmesinin zorluğununda yine
bu iki burç çok iyi bilir.
çünkü çok zaman düşüncelerimiz herhangi bir sabit burç insanının duvarına çarpabilir. bırakın onu kendi içinizde taşıdığınız 12 gezegenden sabit olanlar bile sizin değişiminize direnebilir..
bu çarpışma anı kaçınılmazdır. ilerledikçe düşüncelerin galaksilerin gezegenlerin felsefelerin insanların çarpışmaları mutlaka olacak.çarpışma anları öğreticidir. büyüme ve gelişme mutlak değişim bir çarpışma ile gerçekleşir. ama yavaş ama hızlı ama acı ama tatlı..bunu sakın unutmayın. işte bunu en fazla unutabilen kova burcu dostlarım. ama en iyi uygulayabilen yay burcu dostlarım. eksiklikleri ne kadar saptayıp giderebilirsek daha iyi daha iyi daha iyi olacaktır. daha iyi daha iyi olma aslında ne kovanın ne yay ın umurundadır. bu olsa olsa toplumun sorunudur. kova daha iyiyi olmaktan ziyade uygulamak ister, tüm felsefeleri kurduğu anda ise artık kovayı orda bulamazsınız. çünkü başka bir yerde daha iyinin felsefelerini oluşturur. o dolacak taşacak ve bazen kendi kabında bomboş olarak duracaktır.
yaya gelince daha iyi daha iyiye doğru gitme felsefik anlamda onu da pek ilgilendirmez, o daha çok mutlulukla ilgilidir. adildir eşittir. dengeyle uğraşır.onun için ilerleme net bir dengedir. açık ortada herkesin bildiği bir bilgi düşünce evrende zaten akmaktadır.. çetrefilli düşünülemez düşünceleri yay size pek güzel ifade eder açıklar ve siz sadece dinlersiniz. ama ondan önce konuşmaya ikna edilmesi gereklidir. bunun için orda o anda var olmanız ve onunla irtibata geçmeniz yeterlidir.
varoluş kova ve yay her ikisi için eylemin ve herşeyin başlangıcıdır. doğal olarak farkında oluş halindedirler. işte onları çok zaman çekilmez kılan her an farkında oldukları herşeydir. akrepler kendilerini yok edip uzaklaşabilirler. fakat ne kova nede yay bunu pek beceremez. düşüncenin kaynağı içinde özgürlüğün kaynağı içinde yok ettiğin anda yerine bir şey koyman gerekirki koyacağın şey akrebin önemsemediği ama diğer dostlarımızın önemsediği birşeydir. zira kova eksik parça bırakmazken yay an içinde dönmekten yok olabilmeyi o anda aklına getiremez. yapamadığından değil, çözüp açıklığa kavuşturma çabasındandır.. evrensel zihin ona adeta herşeyi anlamlandırma açıklama ve anlatıp öğretme kısaca hakettirme bilinci vermiştir...
Portalda bir üye sen kova değilsin diyor..yani çin astrolojisine göre öz burcum kova..yani bir kovayım..sanırım o arkadaşım çin astrolojisine inanmıyor..ve yaptığım bir çok şey kova burcu olmamnla ilgili..yani hayatta çizdiğim yol ve yaşam biçimim kovaya uygun..
"ALEM HEPİMİZE YETER, BİR LOTUS MU FAZLA GELDİ?.."
VE YİNE DİYORUM: "İLLAKİ İNSAN OLMAK"..
VE YİNE DİYORUM: "İLLAKİ İNSAN OLMAK"..
sevgili lotus senin için bir kovanın toplum tarafından anlaşılamamasının sebebi ve sonucu ile ilgili aşağıdaki bölümü alıntıladım.
bir yayın hiçbir zaman gözardı etmediği şey her insanın aşkınlığı anlama kapasitesi ve her zihnin mutlaka bir şekilde anladığıdır. tepkiler gecikmelidir yada hızlıdır yorum sana göredir.kovalar ileri zihinsel yolculuklarda ileri seviyelere çıkarlar fakat ikilemleri belkide esnemeyi uygulayamamalarından yada bunu pek önemsememelerinden kaynaklıdır. hayat bu yüzden zorlayıcı şartlar getirebilir. esnemek demek gelişigüzel herşeye okey demek değildir. esnemek, anlama öğrenmeyi sert bir şekilde değil, hissiyat boyutuyla birleştirip içselliğinde öğrenmektir.
VE portalda bir üye bana kova değilsin demiştiya..buna bir izah olarak portaldaki çocukluk resmime baksın derim..o resimdeki uazak bakış,bir kovanın uzak bakışları..
bir alıntı yazayım bu bakışla ilgili:Kova'nın gözlerindeki o acaip, uzak bakışa dikkat edin. Sanki sizin anlayamadığınız bir çeşit sihirli, esrarengiz bilgiler gizli. Kova gözleri, rüya ülkelerinde dolaşıyormuş gibi bir ifadeyle, tipik bir anlaşılmazlıkla doludur..
evet ben 6yaşındaki çocukluk resmimdeki bakışlarım bence bu tarife çok uyuyor..
bir alıntı yazayım bu bakışla ilgili:Kova'nın gözlerindeki o acaip, uzak bakışa dikkat edin. Sanki sizin anlayamadığınız bir çeşit sihirli, esrarengiz bilgiler gizli. Kova gözleri, rüya ülkelerinde dolaşıyormuş gibi bir ifadeyle, tipik bir anlaşılmazlıkla doludur..
evet ben 6yaşındaki çocukluk resmimdeki bakışlarım bence bu tarife çok uyuyor..
"ALEM HEPİMİZE YETER, BİR LOTUS MU FAZLA GELDİ?.."
VE YİNE DİYORUM: "İLLAKİ İNSAN OLMAK"..
VE YİNE DİYORUM: "İLLAKİ İNSAN OLMAK"..
kova karmaşaya düşer ve düzelmesi güçleşir fakat bir yay karmaşaya
düşmez.yay içselliğinde düzeleceği yolu bulur. toplum tarafından görevler
verilip bu görevleri sürekli değişim içinde olan bu iki karakterce
reddedildiğini düşünsenize.
ele avuca gelemeyen yay, ve öteleri gören kovanın düştüğü durum.
zihninde çözmeye çalıştığı kendi anlık denklemiyle vakit geçirmekte olan
kovaya gereklilik kipi cümleleri hadi ordan canım etkisi yapar yada
tamamen kabul eder evet doğru ne yapalım şimdi cümlesi kurdurur.
genelde kendinden ilerde biri için ikinci cümleyi kullanır yada çok değer
verdiği biri için. teslim oluştur bu. en kötüyü bile üzerine alır. bir tür artık
tartışmayalım artık beni anla mesajıdır..
kovalar başka bir zamandan sizin bulunduğunuz zamanın daha ilerisinden
zihinsel akımlar alırlar. yaylar gidip gelir hareket eder zira onları
durduramazsınız. bu akışkanlık sizi ürkütebilir. akrepler ise o uzak
diyarlarda toprağın altına inip yada en doruklara çıkıp sessizliği dinlemeyi
seçerler.. fakat evrensel oluş bitişin aktarıcısı kovalar ile felsefenin
kuramcısı yaylar sizi bulunduğunuz topraktan çıkmaya zorlayacak,
çıktığınız dağın doruklarından inip sessizliğin seslerini size anlatacaktır..
meli malı cümleleri yayında hiç hoşuna gitmez fakat o hadi ordan canım
gibi bir cümle ile karşılamaz. gerçekten meli malı olup olmadığını ortaya
serip olmadığını size ispat eder. basit bir iş istediğinizi ve bu basit işi nasıl
kendinizin halledemediğini gözlerinize sokar adeta.. yada sizi çok
seviyorsa arkanızdan hem yürümeniz adım atmanız için sizi iter hemde bir
eliyle düşmemeniz için kolunuza girmiştir... yay hiçte öyle vurdumduymaz
olamaz... yada soğuk. bu iki tabir bu iki burca hep yakıştırılır ama her
ikiside aslında değildir. bu değilliği ispatlamak için yaşarlar adeta. adeta
insanların içini dışına çıkartan gizli kahramanlardır onlar..
YAY lar yolculuğunuzda sizin öğrenmeniz adına sizin için en korkunç
hataları yaparlar ve çocuk saflığında gülümserler.. işte güçlü olan
yanlarıda budur... ilerleyen zamanda YAY tüm elbiselerinden ve
bağlarından sıyrılmış bir bilge olarak karşınıza çıkacaktır..
KOVA lar yolculuğunuzda sizin öğrenmeniz adına sizin için en korkunç
şokları yaşatabilir. kendi içlerinde kaldıklarında ise bu şokların hepsi adeta
üzerlerine çöker. size düşen şoklar onlara şimşekler gibi çakacaktır. zira
KOVALARı ne o anda anlamışsınızdır nede daha sonrasında...
gözlere gelecek olursak lotus. bir kovanın ve yayın gözleri daima çok
uzaklara bakar. bir kaç zaman bir kaç görüntünün ötesi. örneğin insanlar
caddeden karşıdan karşıya geçmek için ışığa bakarken bu ikisi ışığa, ışığın
ötesinde duran araca, aracın ilerisinde duran başka bir insana, arkadaki
binalara, havaya ve o an ın elektriğini sezinlerler.. Ve o caddenin şekli
değişir. başka bir zamanda karşıdan karşıya evrenden evrene geçer..
bana bundan 4 sene önce bir arkadaşım sen sanki burda değilsin, gözlerin
çok uzaklarda duruyor,sanki başka bir zamana bakar gibisin, yada bu
alemin dışında burayı aşmış gibisin demişti..
kovalar için ve yaylar için bunlar çok sıradandır. ama bu sözler çok zaman
insanları ürkütür... bakışlarda akrep etkisinin de olduğunu düşünürseniz
kova akrep yada yay akrep karimasının çevreyi nasıl sarstığını ve
insanların sadece onaylayıcı haline geldiğini göreceksiniz.. özellikle
biriktirmekten aktarmaya geçmiş bir yay akrep ile karşılaştığınızda onun
saf bir çocukmu yoksa bir bilgemi olduğunu UZUN ZAMAN
ANLAYAMAZSINIZ! yorulmayın! SADECE OLMANIZ GEREKEN GİBİ OLUN.
çünkü her iki burcta ancak olması gereken için yumuşar... yani kendiniz ,
içiniz içinizden geldiği gibi olun...
düşmez.yay içselliğinde düzeleceği yolu bulur. toplum tarafından görevler
verilip bu görevleri sürekli değişim içinde olan bu iki karakterce
reddedildiğini düşünsenize.
ele avuca gelemeyen yay, ve öteleri gören kovanın düştüğü durum.
zihninde çözmeye çalıştığı kendi anlık denklemiyle vakit geçirmekte olan
kovaya gereklilik kipi cümleleri hadi ordan canım etkisi yapar yada
tamamen kabul eder evet doğru ne yapalım şimdi cümlesi kurdurur.
genelde kendinden ilerde biri için ikinci cümleyi kullanır yada çok değer
verdiği biri için. teslim oluştur bu. en kötüyü bile üzerine alır. bir tür artık
tartışmayalım artık beni anla mesajıdır..
kovalar başka bir zamandan sizin bulunduğunuz zamanın daha ilerisinden
zihinsel akımlar alırlar. yaylar gidip gelir hareket eder zira onları
durduramazsınız. bu akışkanlık sizi ürkütebilir. akrepler ise o uzak
diyarlarda toprağın altına inip yada en doruklara çıkıp sessizliği dinlemeyi
seçerler.. fakat evrensel oluş bitişin aktarıcısı kovalar ile felsefenin
kuramcısı yaylar sizi bulunduğunuz topraktan çıkmaya zorlayacak,
çıktığınız dağın doruklarından inip sessizliğin seslerini size anlatacaktır..
meli malı cümleleri yayında hiç hoşuna gitmez fakat o hadi ordan canım
gibi bir cümle ile karşılamaz. gerçekten meli malı olup olmadığını ortaya
serip olmadığını size ispat eder. basit bir iş istediğinizi ve bu basit işi nasıl
kendinizin halledemediğini gözlerinize sokar adeta.. yada sizi çok
seviyorsa arkanızdan hem yürümeniz adım atmanız için sizi iter hemde bir
eliyle düşmemeniz için kolunuza girmiştir... yay hiçte öyle vurdumduymaz
olamaz... yada soğuk. bu iki tabir bu iki burca hep yakıştırılır ama her
ikiside aslında değildir. bu değilliği ispatlamak için yaşarlar adeta. adeta
insanların içini dışına çıkartan gizli kahramanlardır onlar..
YAY lar yolculuğunuzda sizin öğrenmeniz adına sizin için en korkunç
hataları yaparlar ve çocuk saflığında gülümserler.. işte güçlü olan
yanlarıda budur... ilerleyen zamanda YAY tüm elbiselerinden ve
bağlarından sıyrılmış bir bilge olarak karşınıza çıkacaktır..
KOVA lar yolculuğunuzda sizin öğrenmeniz adına sizin için en korkunç
şokları yaşatabilir. kendi içlerinde kaldıklarında ise bu şokların hepsi adeta
üzerlerine çöker. size düşen şoklar onlara şimşekler gibi çakacaktır. zira
KOVALARı ne o anda anlamışsınızdır nede daha sonrasında...
gözlere gelecek olursak lotus. bir kovanın ve yayın gözleri daima çok
uzaklara bakar. bir kaç zaman bir kaç görüntünün ötesi. örneğin insanlar
caddeden karşıdan karşıya geçmek için ışığa bakarken bu ikisi ışığa, ışığın
ötesinde duran araca, aracın ilerisinde duran başka bir insana, arkadaki
binalara, havaya ve o an ın elektriğini sezinlerler.. Ve o caddenin şekli
değişir. başka bir zamanda karşıdan karşıya evrenden evrene geçer..
bana bundan 4 sene önce bir arkadaşım sen sanki burda değilsin, gözlerin
çok uzaklarda duruyor,sanki başka bir zamana bakar gibisin, yada bu
alemin dışında burayı aşmış gibisin demişti..
kovalar için ve yaylar için bunlar çok sıradandır. ama bu sözler çok zaman
insanları ürkütür... bakışlarda akrep etkisinin de olduğunu düşünürseniz
kova akrep yada yay akrep karimasının çevreyi nasıl sarstığını ve
insanların sadece onaylayıcı haline geldiğini göreceksiniz.. özellikle
biriktirmekten aktarmaya geçmiş bir yay akrep ile karşılaştığınızda onun
saf bir çocukmu yoksa bir bilgemi olduğunu UZUN ZAMAN
ANLAYAMAZSINIZ! yorulmayın! SADECE OLMANIZ GEREKEN GİBİ OLUN.
çünkü her iki burcta ancak olması gereken için yumuşar... yani kendiniz ,
içiniz içinizden geldiği gibi olun...
- che_tanesi
- *SiyahAkrep*
- Mesajlar: 924
- Kayıt: Pzr 11 Kas, 13:58
- che_tanesi
- *SiyahAkrep*
- Mesajlar: 924
- Kayıt: Pzr 11 Kas, 13:58