Genel Olarak AKREP

akrep burcu genel özellikleri, akrep özellikleri, akrep burcu özellikleri, akrep burcunu nasıl tanırım, akrepler nasıl

Akrep Burcu Hakkında Genel Bilgiler.
Kullanıcı avatarı
idam_mahkumu
*Yılan*
*Yılan*
Mesajlar: 174
Yaş: 43
Kayıt: Sal 22 Şub, 21:07

Genel Olarak AKREP

Okunmamış mesaj gönderen idam_mahkumu » Çrş 23 Şub, 15:57

Klasik astrolojide Akrep burcu, kötülüğü, cehennem ve sadizmi, hırsızlık ve şiddeti temsil eder. Akrep insanı, kötü gülümsemesiyle insanları tahrik eden bir şeytan mıdır? Hayır, Akrep kesinlikle bir şeytan değildir, ama insanlara şeytanca hareketler yaptırabilecek özellikler taşır.

Akrep insanının etkisi altında olduğu yıldız Plüton'dur. Plüton bütün yıldızların tersine, güçlü insancıl içgüdülerin yıldızıdır. Akrep insanının hayatındaki en önemli güdü, tutkuların ateşidir. Duygularının kon trolünü elinde tuttuğu sürece, bunların içindeki enerjiyi yararlı bir amaç için kullanabilir. Ama duygularının kontrolünü kaybederse, zehrinin ulaşabileceği alandan hemen uzaklaşmalı. Akreplerin her zaman aşırılığa kaçmaları olasıdır. Hiçbir burç, hem iyi hem kötü işlerde böyle anlamlı başarılar elde etme yeteneğine sahip değildir.

Akrebin tutkulu olmasının kökleri cinselliğindedir. Akrebin, cinselliği en saf ve esaslı biçimde bedenine uyarladığı söylenir. Cinsel arzular onun el sürülmemiş gücünün sadece bir görünüşüdür. Bunu, modern psikanalizin kurucusu Sigmund Freud'un ortaya çıkardığı "Her insanın içinde az ya da çok bir güç vardır ve bu güç onun düşünce, his ve hareketlerini belirler" teorisinde de görebiliriz.

Saf, tamamen gelişmiş bir Akrep, Zodyak'ın en etkileyici burcudur. Söylendiği gibi Pablo Picasso böyle bir Akreptir. Yüzyılımızın bu büyük ressamı, herkesten fazla tutkularının efendisi ve kurbanıydı, hem şeytana tutulmuş hem de ruhaniydi.

Akrep erkeği çekilmez bir eştir. Gömlek değiştirir gibi sevgili değiştirir. Olgun Akreplerse, gerçeği bul ma yolunda bitmek bilmez isteklerle dolu, kendilerine ve diğer insanlara karşı umursamaz olurlar. Bu burçta birçok dahi doğmuştur.

Buna rağmen, Hitler'in Seytani propaganda bakanı Goebbels (o da Akreptir) hiç de böyle değildi. O, gelişmemiş Akrebin bir prototipi miydi? Şüphesiz Goebbels Akrep insanının temel özelliklerini taşıyordu: agresiflik, güç, kendine güven, keskin zekâ ve cesaret. En önemli özelliği otoriteye olan inancıydı. Gebbels'in, "Führer"i Hitler'e olan Tanrısal sevgisi, onu dünya tarihinin en büyük ve vicdansız liderlerinden biri yaptı. Böylece de kötü mesleklere giren Akreplerin yetenekleri üzerine resmî bir örnek oluşturdu.

Bu tanınmış Akrebin yaşam öyküsünden sonra, bu burcun karakterini biraz daha açalım."İşin karmaşık yolu varken neden basit yolu seçeyim`?" sözü Akrebin hayatını anlatır. Burada da zekâ küpünün zehirli fikirlerini görüyoruz. Onlar için hayat, yanımızdan huzur ve barış içinde geçmesini seyredemeyeceğimiz kadar kısadır. Her şey paramparça da olsa o kendi halinden memnundur. Tartışmalar, kavgalar, zafer veya yenilgiler; bunların hepsi Akrebe göredir. Anlaşmak sizin hiç hoşunuza gitmez. Huzuru sadece değişim aradığınızda istersiniz.

Hayat, Akrep için bir deney sahasıdır, ama oyun bahçesi değildir. Yaptığınız her şeyi çok ciddiye alırsınız. Kesin sınırlarla çizilmiş bir amacınız vardır. Her şey bu amaca nasıl ulaşacağınız sorusu çevresinde döner. Yolunuza çıkan her şeyle savaşır ve mümkünse yok edersiniz. Başkalarının oyunlarını bozmayı, onların hile ve stratejilerini açığa çıkarmayı seversiniz. Hiç kimse sizi aldatamaz. Siz bütün sahtekâr ve yalancıları hemen farkedersiniz. İnsanın içini okuyan bakışlarınızın hedefi olan kişi, iç çamaşırlarıyla kalmış gibi olur. Oysa sizin kartlarınızı görmek çok az kişiye nasip olur. Birisi özel işlerinize burnunu sokmaya ve ya ruhunuza girmeye çalışırsa, çok şiddetli tepki verirsiniz. Bu sizin için hoş bir durum değildir. Böyle tutumlar Akrebi kibirli, egoist ve hesaplı olmaya zorlar.

Ama sizin için "sağlıklı" bir egoizm, zararlı bir şey değildir. Kendinizi yolundan döndürülemeyen bir bozkır kurdu gibi hissediyorsunuz. Eğer "yoldayken" kendinize ve diğer insanlara karşı duyarsız oluyorsanız, bu sizin görev anlayışınıza göre "iyi bir şeyin" kanıtıdır. Biraz şüpheli olan "amaç, araçları meşru kılar" sözüne göre hareket ediyorsunuz.

Ama kendinizi kandırmayın. Kendinden çok emin görünen Akrepte bile kibir ve benmerkezcilik, duygulu bir kalbi saklamak için bir örtüdür. Bütün insanlar gibi Akrep de sevilmek ister. Bağımsızlığına düşkün olsa bile yalnızlıktan acı çeker. Şiddetli bir şekilde bireysel özgürlüğü savunsa da bu sadece kendi yalnızlığını saklamak içindir. Akrep, kimsenin onun gibi bağımsız bir yaratığı sevmeyeceğinden öyle emindir ki bu yöndeki bütün iddiaları şüpheyle karşılar. Bunun yanında Akrepler gerçekten sevildiklerini hissederlerse, en tutkulu ve güçlü âşıklar olacaklardır. Kimse kalbini sizin gibi konuşturamaz.

Bu sert kabuğunun altında yumuşak bir öz mü saklıdır? En azından olgun, gelişmiş Akreplerde bu durum geçerlidir. Zayıflık olarak görülmemesi gereken duygusallığının yanında soylu bir karakteri de vardır. Siz Akrep olarak, inatçı yapınızla daha zayıf insanlara güç veren tipte bir erkeksiniz, tipik bir "aşk çöpçüsü" sünüz.. Bütün dost ve tanıdıklarınız duygusal problemlerini size anlatırlar, hatta bazen istediğinizden de fazla. Herkes sizden kurtarıcı rolü nü oynamanızı ister. Oysa siz bu role çok zor katlanırsınız. En iyisi siz bu "hobi" nizden bir meslek yaratın ve psikiyatr veya psikolog olun. Akrep insanlarının, dostlarının problemlerine gösterdikleri anlayışın sebebi kendilerinin de cennet ve cehennemden geçmiş olmalarıdır. Hatalarınızı bilme özelliğiniz size acı verebilir.

Tekrar gelişmemiş Akrep türüne dönelim. Bu kişi son derece bencildir. Böyle bir Akrep, amacına ulaşmak için her şeyi yapar ve bunu ya parken hiç düşünmez. Gaddar ve sadist olabilir, ona yapılan bir haksızlığı asla unutmaz. İntikam hırsı, düşmanını uçuruma itmek için en karı şık entrikaları hazırlama gücü verir Burada da maalesef hileci, katil ruhlu Akrebi açıkça görürüz.

Günlük hayatta Akrep insanlarıyla kolay kolay birlikte yaşanmaz, özellikle evlilikte. Buna rağmen onlarda güçlü, güvenilir, gerçekçi bir kişilik vardır. Akrepler her konuda başarılı olabilirler. Başka hiçbir burçta bu kadar çeşitli işler yapan insanlar yoktur. Başarılı sporcular, öncü bilim adamları ve dahi sanatçıların çoğu Akrep burcundandır. Evet, beceriksiz olmakla birlikte yaratıcılıkları, onları sanatçılığa yöneltiyor. Hayat, Akrep insanına bizim anlama sınırlarımızı aşan şeylerle uğraşma yetisi vermiştir. Buradan Hz. Muhammed ve Martin Luther gibi büyük din liderlerinin Akrep burcunda doğmalarının bir rastlantı olmadığı görülür.


Akrep Burcu Genel Özellikleri: akrep-burcu-genel-ozellikleri/akrep-bur ... 21217.html


İnerken Aklıma Bir Karaperde, Herşey Yeniden Başlar Bittiği Yerde...


Kullanıcı avatarı
Yönetici
Portal Yöneticisi
Portal Yöneticisi
Mesajlar: 4681
Yaş: 47
Kayıt: Sal 22 Şub, 11:33

Okunmamış mesaj gönderen Yönetici » Cum 25 Şub, 23:45

NEdense Burç özelliklerini her okuduğumda morelim yerine geliyor. Hatırlatman için sağol ömer
"Sükunetin vereceği huzuru hiçbir maddi imkan sunamaz"

Kullanıcı avatarı
Yönetici
Portal Yöneticisi
Portal Yöneticisi
Mesajlar: 4681
Yaş: 47
Kayıt: Sal 22 Şub, 11:33

Akrep Burcu Genel

Okunmamış mesaj gönderen Yönetici » Pzr 27 Şub, 00:52

"Aslında Akrep Kartalın tırtılıdır.Tırtıldan Kartala dönüşmesi efsanevi bir süreçtir. Kuyruğunda taşıdığı zehri seruma dönüştürmeyi başardığında mucize gerçekleşir.

Aslında Akrep Kartalın tırtılıdır.Tırtıldan Kartala dönüşmesi efsanevi bir süreçtir. Kuyruğunda taşıdığı zehri seruma dönüştürmeyi başardığında mucize gerçekleşir. O yanıp, küllerinden yeniden doğan "Zümrüd-ü Anka Kuşu”dur artık. Akrep insanlığın HABİL kutbundan, KABİL kutbuna uzanan ekseninde yer alır

Ölüm insanoğlunun en büyük varoluşsal kaygısıdır. Ölüm bir sınır durumudur ve insanın kişisel ölümüyle yüzleşmesi veya yakınlarının ölümüne tanık olması yaşam biçimini yeniden gözden geçirmesini ve daha anlamlı kılmasını sağlar. Ölüm yaşamın ertelenemeyeceğine dair en güçlü katalizördür. Ciddi hastalıklar da insanı ölümle yüzleştiren önemli bir etkendir. İnsanoğlu ölüm korkusuyla başa çıkabilmek için İnkar, Bastırma, Saldırganlık, Kontrol, Özel olduğuna inanma ve Sihirli kurtarıcı gibi çeşitli savunma mekanizmaları geliştirir. Bu durum nevrotik bir hal aldığında kişi yaşamayı reddederek ölümden kurtulmaya çalışır. Otto Rank nevrotik bireyi "borcu (ölüm) ödemekten kaçınmak için krediyi (hayatı) almayı reddeden” olarak tanımlar. Rank, Manilius’un "Doğar doğmaz ölmeye başlıyoruz” görüşüne de katılarak, annenin dölyatağında doğumu bekleyen dölütün güven içinde ve rahat olduğunu, doğum sırasında bedensel olarak anneden ayrılıp kopmanın ve solunum güçlüğünün temel ölüm kaygı ve korkusunu oluşturduğunu ileri sürmüştür. Peki, Akrep bu süreçte nasıl işler? Akrep, Eros ve Thanatos’la birlikte parmak uçlarında dans eder. Zevkten ölmeye dünden hazırdır, ama en ufak bir acı onu hayata döndürür. Kendini sürekli bir var eder bir yok eder. Kontrol ve saldırganlık mekanizmalarını sürekli devrede tutarak ölüme meydan okur. Acizliğe hiç tahammülü yoktur. Yöneticisi Pluto Yeraltı (ölüm) Tanrısı Hades'tir. Ölüm yalnızca onun tekelindedir, öldürme lutfunu Tanrıya bile bağışlamaz. (Ateş çemberine alınan Akrep teslim olmaktansa tüm zehrini kendine akıtarak intihar eder). İntihar, ölüme karşı bir tür egemenliktir. Çünkü Akrep korkunç bir mekanizmanın onu yutmasını beklemek yerine kaderi üzerinde aktif kontrol sağlamayı yeğler. Akrep bir "TANRI" olmadığını, "ÖLÜMLÜ BİR FANİ” olduğunu ancak "ACİZ” kaldığında öğrenir. Ölümün, danışmanlığını üstlenmesine izin verdiğinde ise "YENİDEN DOĞAR”.

Dönüşüm (Yıkmak-Yeniden yapmak): Dönüşüm doğada mevsimler, insan bedeninde de sürekli biten ve yeniden başlayan döngülerle karakterize olur. Vücudumuzdaki tüm atom sayısının % 98’i her yıl değişmektedir. Derimiz 5 haftada yenilenir. Görünüşte çok katı ve sert olan iskelet bile her üç ayda bir tamamen yenilenir. Mide zarındaki tipik bir hücre sadece birkaç gün yaşar. Alyuvarların ömrü 2-3 aydır. Karaciğer hücrelerinin yenilenmesi birkaç yıl sürer. Sadece Kalp ve Beyin hücreleri yenilenmez (şu an ki bulgulara göre). Akrep yaşamın sonsuz bir çizgi değil sonsuz bir spiral olduğuna, Başlangıç ve Sonun sürekli iç içe devindiğine inanır. Çürüyen, bozulan ne varsa söküp atar yerine yenisini yaratır. Dönüşüm (Transformasyon) ve Başkalaşım (Metamorfoz) onun temel içgüdüsüdür ve önünde duran her şeyi silip süpürecek güçtedir. Bu aynı zamanda Simyanın son safhasıdır. Önce saflaştırılıp (Başak) sonra birleştirilen (Terazi) maden (ruh-beden) en sonunda simyacıların "Siyah Altın” dedikleri (Akrep) cevhere dönüşür. Güç ve İktidar Tutkusu: En manyakça tutkusudur. Akrep'in olduğu her yerde (olmadığı hiçbir yer yoktur) güç savaşları yaşanır. Irvin Yalom "İnsan güce ulaştığı derecede ölüm korkusu hafifler ve özel oluşuna dair inancı güçlenir" der. Bunun astrolojik tercümesi Akrep sürecidir. İktidarsızlık Akrep için ölüm anlamına geldiğinden sürekli iktidar peşinde koşar. Bir Örümcek gibi durmadan ağ örer. Ağa takılan zavallı kurbanıyla oynamaktan haz duyar. Ama ipin bir ucu da kendisindedir. En ufak bir gevşemede avının azat olacağını bildiğinden ipin ucunu kaçırmaktan ödü kopar. Kendi gücüne tutsak olur, avıyla birlikte kapana kısılır kalır. Kaderi güç ve acizlik deneyimlerinin bir toplamıdır.

Melek mi - Şeytan mı?: Bu, insanoğlunun en önemli ikilemlerinden biridir, ama genellikle Melek baş tacı edilirken, Şeytan kapı dışarı edilir. Onu kimse sahiplenmek istemez bu yüzden de o herkesi sahiplenir. Şeytan tüm kötülüklerin bilinen adresidir. C.Jung’un bu konuya yaklaşımı tam isabet; "Kötülüğün insanın, kendi seçimi olmadığı halde, doğasında daima yaşadığı gerçeğini idrak edersek, psikolojik dünyamızda kötülük iyinin eşit ve zıt partneri olarak yerini alır.” Akrep'ler ya da yoğun Akrep etkisi olanlar çoğunlukla içlerindeki şeytanı bastırıp, melek maskesi takarak masumca ortalıkta dolanırlar, ta ki kuyruklarına basılana dek. Zehirli iğnesi kuyruk ucundan damarınıza bodoslama girdiğinde canınız fena yanar, ama Akrep'in gerçek yüzüyle de tanışmış olursunuz. Aslında siz bu yüzü bir yerden tanıyorsunuzdur, o biraz size de benzemiyor mu? Hani korkup kapıyı yüzüne çarptığınız yabancı vardı ya! Hatırladınız değil mi? Oturup halleşin o zaman. Kaçmakla kurtulamazsınız. Kuşku, Gizlilik (Dedektif Ruhu): Akrep'in dünyası gizli saklı ve şifrelidir. Ketumdur. Kendini kolay açığa vermez fakat başkalarına ait gizli kapaklı ne varsa bir dedektif gibi ortaya çıkarmakta üstüne yoktur. Sır olan, Tabu olan her şeyi hallaç pamuğu gibi atmaya bayılır. Görünenin ötesini keşfetme dürtüsü onu Faust yapar. Stratejisi iç gözlem, delip geçme ve sağlıklı şüphedir. Fakat sıkça yaşadığı doz aşımı onu normal olandan anormal olana doğru hızla savurur. Merak nasıl kediyi (İkizler'i) öldürürse, kuşku da Akrep'i öldürür. (Kedi dokuz canlıysa, Akrep kırk canlıdır.) Kuşku onu yetenekli bir dedektif yapabileceği gibi tehlikeli bir casus ya da aşk katili yapabilir.

İçimizdeki Şifacı-Büyücü-Vampir: Akrep muazzam bir ruh gücü taşır. Bu gücün olumlu yüzü Şifacıdır. Psikanalist ve Cerrah olarak eşi benzeri yoktur. Şefkat yerine neşteri tercih eder. Keser, deşer, oyar. Acı reçeteden yana katı bir tedavicidir. Olumsuz yüzü ise Büyücü (Manipülatör) ve uç noktada kan içici Vampirdir. Kurbanını kendine bağımlı kılmak, kullanmak hatta yok etmek stratejisi izler. Steven &Jodie Forrest, düşük yolu takip eden Akrep'i çok güzel tanımlıyor; “Yalnız kendisine zarar vermekle kalmaz, gölgelerin pençesindeki insanları anlamsızca "kendileriyle yüzleşmeye” zorlayarak, acı psikolojik gerçeklerle ilgilenmelerinde ısrar ederek onları da sokmaya başlar. Pandora’nın kutusu açılır.. ama kimse kutunun nasıl kapanacağını veya serbest kalan iblislerle ne yapması gerektiğini bilmez.” İnsanlarda bastırıcı mekanizmanın bulunmasının bir anlamı vardır. Bu mekanizma bilinçsizce kullanıldığında bilinç büyük bir tehlikeyle karşı karşıya kalır. Akrep'te bastırma mekanizması kusurlu çalıştığından başkalarına zarar verme potansiyeli çok yüksektir. Kaş yapıyım derken göz çıkarabilir. Kuyruğundaki zehri seruma dönüştürmeden insanları tedavi etmeyi başaramaz.

Takıntı ve Saplantılar: Pluto insan ruhunun en derin katmanına nüfuz ettiğinden en büyük takıntı ve saplantıları temsil eder. Tıp Literatüründe yer alan "Kazanova ve Don Juan sendromu" nu biraz açalım. Kazanova duyguları bir yana bırakan cinsel eylem meraklısı bir erkektir. Kafasını çalıştırdığı tek konu avını nasıl elde edeceğidir. Ahlak kuralı, toplum normu, ayıp, günah gibi etik ve moral değerlere kafa yormaz. Onun kafasındaki tek düşünce; "Hiçbir Kadın masum değildir ve onun içindeki şeytanı dışarı çıkarmalıyım” saplantısıdır. Burada Pluto’ya Mars-Merkür açıları da destek verir. Don Juan ise, Kazanova gibi cinselliğe direkt değil dolaylı yollarla yanaşır. Venüs ve Neptün işin içine girince Akrep teması yumuşar. Duygusal ve Romantiktir. İkisinin de çapkınlık maskesinin ardında ciddi iktidarsızlık problemi veya anneyle (kaos-bilinçaltı) çözülmemiş sorunları vardır. Kadında ki vahim tablo ise "Femme Fatale" (ölüm getiren, felaket getiren kadın)-“La belle dame sans merci”(Acımasız güzel kadın)-Tarantula (zehirli örümcek-kara dul) şeklinde baştan çıkarıcı, ayartıcı modellerdir. Erkek de ki cinsel fetih takıntısının da Kadındaki Fahişelik saplantısının da görünenin ötesindeki klinik tablosu ölüm korkusuna dayanabilir, çünkü aşırı cinsel ölümden bir tür kaçış şeklidir. (Yükselen Akrep, Ay-Venüs Akrep'te, Neptün Akrep'te veya bol Akrep temasıyla birlikte Pluto-Venüs-Ay-Güneş-Neptün sert açıları rol oynayabilir. Bir diğer önemli etken de Güney Ay Düğümüdür -özellikle bir planetle kavuşum yapıyorsa)Derinlik,Yoğunluk ve Aşırılık:Akrep'in felsefesi "Ya hep ya hiç"tir. Ortası yoktur. "Ya Ak ya Kara"dır. Ara tonları yoktur. Ya öldüresiye sever ya öldüresiye nefret eder. Akrep içgüdülerinin emrindedir. Bilinçaltını, bilinç düzeyine taşımak en temel iç güdüsüdür. Bilinçaltı dipsiz bucaksız bir gayya kuyusu, kızgın bir magma tabakasıdır. Lavlarının gazabı acımasızdır. Bilinçaltı şiddetli bir depremle sarsılmaya başladığında, bilinçle durdurulması mümkün değildir. Bu ölümcül süreçte Mantık hiçbir işe yaramaz, acıyı hissetmek yaraya bir nebze merhem çalsa da, ancak acizliği kabul kesin şifadır. Ne ironiktir ki, içten içe kaynayan ve bir volkan gibi her an patlamaya hazır bu magma tabakasının dış yüzü bir buz tabakasıyla kaplıdır. Dışında kalırsanız dondurur, içine düşerseniz yakar kavurur.

Kıskançlık, Kin, Nefret, Hırs, İntikam: Akrep'in zehrinin bileşenleridir. Kuyruğuna basarsanız sokar. Basmasanız da sokar. Durduk yerde de sokar. Sokmak içgüdüsel ihtiyacıdır. En derin haz kaynağıdır. Engellenemez dürtüsüdür. Şuurunu ve kontrolünü yitirdiğinde döner kendini sokar.

Manipülasyon: Pluto, manipülasyonun babasıdır. Akrep İsteklerini elde etmek için ortalığı birbirine katması, hile yapması gerektiğini konuşmaya başlamadan önce öğrenir. Neye mal olursa olsun kendi dediğinin olmasını ister. Amacın aracı haklı kıldığını düşünür. Bazen Makyavelli’ye benzer. Hiç çekilmez olur. Dayanıklılık ve Sebat: Hayatta kalmanın acımasız mücadelesi, Akrep'in dayanıklılık ve sebat sınavıdır. Çok badireler atlatır, ama pes etmez. Türkiye’nin burcu da Akrep'tir. Birinci evinde Pluto vardır. (Böcek gibi üreyen nüfus-belden aşağı takıntısı) Türk siyaset yaşamı fokur fokur Akrep kaynar. Siz çocukken siyaset sahnesine yerleşenler, siz çocuk hatta torun sahibi olduğunuzda bile hala hayatta ve ayaktadırlar. Pluto’nun metali Plütonyum dur. Bütün metaller içinde elektriksel direnci en yüksek olan Radyoaktif kimyasal bir elementtir. Son Tahlilde Akrep'lerin radyoaktiviteye de dayanıklı olduğu ortaya çıkmıştır. Artık gerisini siz düşünün. Sezgi: Akrep'in paha biçilmez ve ele geçirilmez içgüdüsel hazinesidir. Akrep'in Gözleri: Tuzaktır. Akrep tepeden tırnağa manyetizmayla kaplıdır. Mıknatıs gibi istediği her şeyi kendine çeker. Koyu ve derin gözleri hipnotize eder, ısrarlı ve delici bakışları ruhunuza işler. Akrep'in gözleri temsil ettiği 8.evin sokak kapısıdır. Hasbel-kader bu kapıdan içeri adım attıysanız eğer, burnunuz sürtülmeden çıkış yolunu bulamazsınız. Burası yarasaların çığlık çığlığa uçuştuğu, karanlık, rutubetli, soğuk, ürkütücü bir dehlizi andırır. Buradaki Malzeme Karun hazineleri kadar zengindir, ama el sürmeye korkarsınız. Ölüm ve ötesi, cinsellik, içgüdüler, büyüler, gölgeler çil çil altın gibi etrafınıza saçılır. Oysa siz sadece tek bir şey istersiniz, buradan bir an önce kaçıp kurtulmak. Buradaki ham maddeleri sabırla işleyip cevhere dönüştürmeden bir çıkış yolu var mıdır? Bilmiyorum. Astrolog Stephen Arroyo’nun işaret ettiği gibi, 8.ev süreci ruhların cennete girmeye uygun hale gelinceye kadar dünyada işledikleri günahlardan acı çekerek arındırılmaları gereken yere "ARAF"a benzer. Ve Steven Forrest ekler; "Bu süreçte ya temizlenip, arınırız ya da psikolojik dip akıntılara direnip depresyona gireriz. Yapılması gereken, kişiliğin bilinçaltındaki kökleriyle yeniden bütünleşmesini sağlamaktır ve bu süreçte en büyük dostumuz kendimize karşı dürüst olmak ve olgunlaşma yolundaki büyüme sancılarını kucaklamaktır.” Ve unutmamalıyız ki; "Ağaçlar güçlü köklerini göğe uzatmazlar, aksine toprağın derinliklerine gizlerler”

Kaynak: Thomas Hardy, Çeviren: Nazan Öngiden "
"Sükunetin vereceği huzuru hiçbir maddi imkan sunamaz"

Kullanıcı avatarı
AlOnE_SeRsErİ
*SiyahAkrep*
*SiyahAkrep*
Mesajlar: 585
Yaş: 38
Kayıt: Cum 25 Şub, 13:38

Akrep analizi

Okunmamış mesaj gönderen AlOnE_SeRsErİ » Sal 01 Mar, 00:40

Ansiklopediler, Akrebi geceleri çıkan ve hem kendini savunmak, hemde saldırmak için kullandığı uzun, kıvrık kuyruğuyla soktuğu düşmanını zehirleyerek felce uğratan bir böcek olarak tanımlar. Sokması bazen öldürücüdür.

Birisi Kasım'da doğduğunu söylediği zaman, insanlar çoğunlukla gözle görülür bir şekilde irkilerek ve şöyle mırıldanarak geri çekilirler: "Aa, siz bir Akrepsiniz!" Bunu ya içten bir korkuyla, ya da hayranlık ve saygıyla söylerler. Bazen de, Akrebin efsanevi ihtirasını anımsayarak gülüşürler. Akrepler, kendi burçlarına gösterilen bu tepkilerden bıkmışlardır. Kim onları suçlayabilir? Ama Onlar acımasız ve tehlikelidirler, doğru mu?

Yanlış. Bu, yerine göre değişir. En iyisi, siz önce bu burcu nasıl tanıyacağınızı öğrenin. Kendini savunurken olabilir-zira siz gerçekten üstün bir insan arıyorsunuz.

Akrep 'tebdili kıyafetle' dolaşmaktan hoşlanır, îyi kontrol edilen doğal yapısı sayesinde, genellikle bunu başarır; ancak gece yarısı veya öğleyin O'nu gizlendiği yerde yakalamayı kolaylaştıran bazı kestirme yollar vardır.

Gözlerine bakın. Yeşil, mavi, kahverengi veya siyah olabilir; ancak bu gözler, büyüleyici bir ısrarla, delip geçici bakışlarla bakar, insanların çoğu Akrebin ısrarlı bakışları altında kendilerini sinirli ve huzursuz hissederler. Önce kendinizi bu bakışların büyüsünden kurtarıp başka tarafa bakmak zorunda kalacaksınız. Her seferinde size böyle ısrarla bakacaktır. Bu Pluto kişiliğinin hiç kuşkuya yer bırakmayan özelliğidir. Akrebin gözleri, sanki ruhunuzu delip geçercesine, acımasızca, içinizin derinliklerine bakar. Öyledirler.

Sonra, O'nun konuşmasını dinleyin. Ses tonu kadife gibi yumuşak, kısık ve son derece etkileyicidir, konuşması ya ağır ve ölçülü, ya da güçlü ve kesik kesik olabilir, ancak ne söylerse söylesin, kendisini hiçbir zaman küçümsemeyecektir. Akrep kesinlikle gurur sahibi bir insandır. O, kendisinin ne olduğunu, ne olmadığım çok iyi bilir ve başkalarının düşünceleri O'nun bu bilgisini değiştirmez. Hakaretler bir kulağından girer, öbüründen çıkar ve komplimanlar O'nu yerinden bir santim oynatmaz. Başkalarının, kusurlarını ve erdemlerini sayıp dökmelerine O'nun ihtiyacı yoktur. En iyi olasılıkla, övgülerinizi sükunetle kabul eder; en kötü olasılıkla, sizin niyetlerinizden kuşkuya düşer.

Gelecek sefer bir grup insanla bir aradayken Burçlar konusunu ortaya atın. Biraz çalışmayla burçları tanımanın oldukça kolay olduğundan söz edin. Birisi hipnotize eden bakışlarım yüzünüze dikerek, olağanüstü bir güvenle karşınızda durup, "Benim ne olduğumu tahmin edemezsiniz," derse, kesinlikle, "Siz Akrep'siniz." deyin. Belki de hayatında ilk kez gözlerini kırpacaktır. Ancak bakışları yalnızca bir an için sarsılacak, sonra tekrar çabucak, siz O'nun dikkatle gizlediği kimliğini açıklamadan önceki o soğuk sükunetine kavuşacaktır. Eğer gözleri çevrede dolaşan, geveze bir Akrebe rastlarsanız, O'nu astrolojinin kaydettiği nesli tükenmiş dodo kuşu kadar narin bir istisna olarak belirleyin. Doğumunda aldığı ağır yıldız etkileriyle huzursuz biri olan Kasım doğumlu bazı insanlar vardır. Ama siz tipik Akrebi tanımayı öğrenmeğe çalışıyorsunuz. Çok çok az sayıda sinirli tipte Akrebe rastlayacaksınız. Doğal yapı, başka doğum ânı etkileriyle değişebilir, ama ancak birazıcık.

Pluto insanlarının çoğunun güçlü fiziksel yapılan vardır. Yüzleri göze çarpacak kadar büyük veya keskin .hatlıdır, açık bir şekilde anlamlıdır, burun oldukça büyük, bazen gaga biçimindedir. Genellikle yüz çok solgun, neredeyse yan saydamdır; kaşlar kalın ve burun köprüsünün üstünde birbirine örülmüş görünümdedir. Akrebin varlığında, kendisini ele veren, belirgin elektrikli bir canlılık vardır. Ne kadar sakin olmağa çalışırsa çalışsın, böylesine bir canlılık tümüyle gözlerden gizlenemez. Erkeklerin bacakları ve kollan, çoğunlukla kızıltımı tonda, tüylerle kaplıdır. Akreplerin çoğunun saçları ve gözleri koyu renktir. Ancak açık sansın tipleri de gözden kaçırmayın; Grace Kelly ve Billy Graham bunlara en güzel örnektir. Açık sansınlar azınlıktadır. Pluto karakterinin yüzeydeki sakinliği, kaynayan iç yapısı gizlemek için dikkatle belirlenmiştir.

Böylesine üstün bir kişiliği kıskanmak gerekir. Duygulan ne kadar altüst olursa olsun, bunların Akrebin o donmuş hareketsiz yüzüne yansıdığını çok nadiren görürsünüz. Bu insanlar gururlu ve bilinçli olarak yüzlerinde boş bir ifade taşırlar. Onlar yüzlerine durağan olmayı emrederler, yüzleri de bu emre itaat eder (bir Akrebe itaat etmemek yürek ister). Akrebin kızararak veya ışıldayarak, çatılarak veya sırıtarak kendini ele verdiğini pek göremezsiniz. Tebessümler ender görülür, ancak içtendir. Vücut da yüzle aynı sırayı izler. Atlayıp sıçrayan ani hareketler veya sinirli davranışlar ender görülür. O hiçbir zaman utanarak çekinmeyecek veya gururlanarak kabarmayacaktır. Her zaman en az düzeyde tepki gösterir; çünkü sizin karakterinizi ve niyetinizi amansızca incelemek, aynı zamanda kendi gizemini korumak Akrebin sanatıdır, ve O bunun ustasıdır..

Çabuk hareket eden ve konuşan, açık ve dostça davranışları olan. belirli bir Akrep tipi olduğunu önemle hatırlamak gerekir. Gözlerinin içine dikkatle bakın ve geçmişteki hareketlerini, gerçek davranışlarım iyice düşünün. O, tüm neşeli konuşmalarıyla sadece oyun oynamaktadır, içinden O da daha tipik, dengeli pluto insanlarıyla aynı derecede sert ve kararlıdır. Belki de biraz daha tehlikelidir, çünkü aslını daha iyi gizlemektedir ve sizi daha kolaylıkla yanıltır. Ona tamamiyle zararsız bir insanmış gibi davranmaya başlayın; ateşle oynadığınızı anlarsınız. Bütün Akreplere karşı dikkatli olun. Onların habis olduğunu söylemek istemiyorum. Sadece, yumuşak ya da saf olmadıklarını söylemek istiyorum. Bazı Akrepler, gözlerinin iç dünyalarını ele verdiğini farkederek sık sık, geceleri bile güneş gözlüğü takarlar.

Bir Akrebe, büyük bir yeteneği olduğunu ve birgün bunun keşfedileceğini söyleyin; sükunetle ve rahatlıkla, "Evet, biliyorum" diye yanıt verecektir. Size bir iyilik yapıp yapamayacağını sorun, cevabı aynı derecede basit olacaktır; "Evet, tabii yaparım," veya "Hayır, ben bunu yapamam."

Eğer hassas bir insansanız, O'nun fikrini ve öğüdünü sormayın. Çıplak, acı gerçeği öğrenirsiniz, o'na sorarsanız, söyler. Akrep bir konuda haklı çıkmak, ya da dost kazanmak için sahte komplimanlar yapmaz, insanları pohpohlamak gibi bir huyu yoktur. Size güzel birşey söylerse, bunu iyi değerlendirin. Bunun içtenlikle söylendiğinden ve yaldızsız olduğundan emin olabilirsiniz. Size güzel bir sesiniz olduğunu söylerse, duşun altında şarkı söylemeyi bırakıp, hemen mikrofona sanlın. Çok güzel bir sesiniz olduğunu söylerse, rahatlıkla Covent Garden'da konser verebilirsiniz. Size yardım etmek için, hiç çaba harcamadan dağlan bile yerinden oynatabilir. Akrebin bencilliği hakkında duyduğunuz herşeye inanmayın, O'nun öğütlerinden ve cömertliğinden yararlanmış olan minnet dolu insanların bazılarına kulak verseniz, daha iyi edersiniz. Akrep doğal olarak ya son derece sadık, kendisini O'na adamış hayranlarını ya da kıskanç ve hain düşmanlarını kendine çeker. Ama düşmanları bile O'na kinle dolu da olsa, saygı duyarlar ve açıkça meydan okumamağa dikkat ederler, O'na meydan okumaktan çekinmeyen çok az sayıdaki birkaç insan, Akrebe saldırmanın ne kadar dikkat isteyen birşey olduğunu hatırlatan acı ve canlı örneklerdir. Unutmayın ki, O'nun yıldızı Pluto nükleer enerjiyi yönetir.

Gene de, bu insanlarda sık sık görülen bir tatlılık vardır; hasta veya umutsuz insanlara müşfik bir yakınlık gösterirler. Akrebin dokunuşu serin ve yumuşak olduğu gibi, yakıcı da olabilir, Güneşin durumu O'na izleyeceği çeşitli yollar gösterir. Sırf sokma zevkini tatmin etmek için başkalarını, hattâ kendisini ölümcül olarak sokan, geceyi seven akrebi taklit edebilir-ya da kendi sembolü olan ve dünyevi sınırların üstüne yükselen, gücünü akıllıca ve hakça kullanan kartalın şanlı ve yükseklere erişen yolunu izler. MacArthur gibi büyük generaller, Theodore Roosevelt gibi başkanlar, Madame Curie ve Jonas Saik gibi bilim adamları kartallardır. Birleşik Devletler başkanlarının çoğu bu Burçta doğmuşlardır.

Geceyi seven Akrebe gelince, bunlardan birkaçı her halde sizi de sokmuştur. Eski astroloji bunlardan yılanlar diye söz eder. Karşılaştığınız Akreplerin hangi kategoriden olduğunu tahmin etmek zor değildir. Bazı Pluto insanları kartalla, kendi kara büyüsünün kurbanı olan zehirli akrep arasında bir yere düşerler. Bunlar gri kertenkelelerdir. Bunlarda, yüksek özveri kendilerine duydukları nörotik bir ilgiye; ve ruhsal yetenekler, her an saldırabilecek pusudaki kötülükleri algılayan korkakça bir vesveseye dönüşmüştür. Güçlü yüreklilik kendi çevresinde bükülerek, zehirli akrepler gibi acımasızca intikam peşinde koşacağına-ya da kartallar gibi böyle kin duygularının üstüne yükseleceğine her küçük incinmede karmakarışık nefret duygularının içine çekilerek, direkt bir harekette bulunmadan, kaderin düşmanlarını cezalandıracağını umar, ve hemen hemen bilinçsiz olarak onların mahvolmasını diler.

Bu gri kertenkeleler kendi yıldızlan Pluto'nun gücünden yoksundurlar -oysa bu güç onları çevrelerini saran tüüm kötü durumlara üstüne yükseltebilir. Bir trajedinin dişleri arasındayken bile, bu garip ruhsal güç Onlara gün ışığında yeni bir hayat sağlayabilir. Oysa bunlar uykuya çekilmek için karanlık gölgeler ararlar ve böylece doğarken kendilerine bağışlanmış olan o parlak gücü boşuna harcayarak kendilerine yazık ederler. Gene de Akrep Pluto'nun gücünü tümüyle yitirerek, asla kötü bir depresyon kuyusunun yapışkan derinliklerine kadar düşemez. Bir gri kertenkelenin kendini kartala çevirmesi için, vakit hiçbir zaman çok geç değildir. Öyle bir büyük mucizeyi Akrep burcunda doğmuş olan her insan gösterebilir. Gerekli olan tek şey, bunu istemesi ve harekete geçmesidir.

Tipik kartallar hiçbir şeyden korkmazlar. Savaşta tüyleri bile kıpırdamadan askerlerini ölümün üstüne götüreceklerdir. Sıradan bir Akrep erkeği ve kadını fiziksel acılardan ve fakirlikten, mağrur kişilerin saygısızlığına ve alayına kadar herşeye cesaretle göğüs gerer ve her felâketin üstesinden gelmek için sahip olduğu ruhsal güce tamamiyle güvenir.

Akrep, dostlarına son derece bağlıdır. "Bir insan, hayatını dostlarının ayaklarına sererse, bundan daha büyük sevgi olamaz." Akreplerin bazıları savaşta olsun, sivil yaşamdaki felâketlerde olsun, dostlarına, akrabalarına ve sevdiklerine işte böylesine bir sevgi gösterirler. Bir Akrep asker birdenbire ve içgüdüsel olarak atılıp, kurşunlara göğüs gererek arkadaşını ölümden kurtarır. Bir Akrep itfaiyeci yanan binadaki çocuğu kurtarmak için kendi hayatını feda eder. Bazen Pluto insanları sanki kendi güçlerini denemek için bilinçsiz olarak tehlike arıyormuş gibidirler.

Akrep kendisine verilen bir armağanı veya yapılan bir iyiliği asla unutmaz ve cömertçe karşılık verir. Bunun aksine, kendisine çektirilen bir acıyı veya yapılan bir haksızlığı da unutmaz ve buna verilecek karşılığın çetin yollan vardır. Kartal düşmanını ezecektir ki, bir daha hiçbir zaman kendisine zarar vermemeyi öğrensin. Savaşı kazanır, ve yenilgiye uğrattığı insanın kendi yoluna gitmesine izin verir. Öldürücü gece Akrebi ise önce sokacak, sonra yok etmeyi plânlayacak, sonra gene sokacaktır. O, yalnızca skoru eşitlemekle yetinmez. O, düşmanını tamamiyle yok etmek, ya da en azından ona üstün gelmek zorundadır. Tipik zehirli Akrep geceleri uyumadan, nasıl öç alacağını hesaplar. Eğer komşulardan biri kasten O'nun çamurluğunu çizerse, ertesi gün O, komşusunun arabasının iki çamurluğunu birden çizecek ve belki de özenle yapılmış olan çiti de arabasıyla iyice ezip geçecektir. Bu Akrepler düşmanlarına pabucu ters giydirmekle yetinmezler, bir de ayrıca, ayağına zamkla yapıştırırlar. Bununla birlikte, gri kertenkelelerde, Pluto nefreti için için yıllarca süren bir kine dönüşür ve sonunda kaçınılmaz olarak derin bir melankoliye veya uzun süren fiziksel bir hastalığa neden" olur. Akrebi yiyip bitiren gücenikliği içinde kalır ve hiçbir zaman ifade edilmezse, ölümcül bir kesinlikle kendisini zehirler. Bu kin dışa dönerse suçluluk duygusu yaratır, çünkü sokucu Akrep herşeyi söyleyip yaptıktan sonra, savunmasız birine zarar verdiği için utanç duyar. Bu yüzden, bunların hiçbiri olmamalı kin ne içe, ne de dışa dönmelidir. Kartalın yaptığı gibi, görmemezlikten gelip unutarak onu fethetmek-bir daha asla öfkeyle geriye bakarak misillemeye kalkışmamak gerekir.

Akrebin sağlık durumu, O'nun tipik karakterini yansıtır. Aşırılıklarla, melankoli veya fazla çalışmayla kendi bünyesini mahvedebilir. Ama kendi iradesiyle onu önemli bir hastalıktan da döndürebilir. Pluto'nun gücü bu kadar sağlamdır. Akrepler pek az hasta olurlar, ama bir kez de olunca, genellikle bu ciddi bir hastalık olur. Uzun bir dinlenme, davranışını değiştirme, alev alev içini yakan gücenikliği bırakarak, huzur içinde durumu kabul etme, en iyi tedavi yoludur. Bunlar işi kendi haline bırakmazlar ve tabii kendileri doktordan ve tüm hemşirelerden daha çok bilirler. Mikroplara ve kazalara en hassas olan bölgeler burun, boğaz, kalp, omurga, sırt, dolaşım sistemi, bacaklar ve bileklerdir. Bunlar yangından, patlayıcılardan, zararlı dumanlardan ve radyosyandan sakınmalıdırlar. Gene de, bunların çoğunun tehlikeyle flört eden işlerin peşinde olduklarını göreceksiniz. Bazen bunlarda kronik burun kanamaları görülür veya herhangi bir nedenle burun ameliyatı geçirirler.

Akrep, dinle derinden ilgilenir, yaşam ve ölümle ilgili bütün konulara büyük merak duyar, sekse ihtiraslı bir ilgi besler ve reform arzusu O'nu şiddetle çeker. Gene de, O kahramanca davranır, kendini aile bağlarına ve aşkına adamıştır, çocuklarını ve güçlerini şefkatle korur. O, ya bir aziz, ya da bir günahkârdır. Ölüler Diyarının bu yanındaki en karanlık serüvenleri deneyebilir, yahut da günahı ve ahlâksızlığı en acı bir dille lanetleyebilir. Vaiz kürsüsünde iş toplantılarında veya sahnede konuştuğu zaman dinleyicilerini hipnotik bir şekilde büyüleyerek, ya onları oldukları yerde dondurur, ya da tümüyle değiştirir. Bu gerçekten korkutucudur. Akrep, geçici olarak kin duygularına, içkiye veya kendisini en adi yerlere sürükleyen melankoliye kapılsa bile, kitaplığınızdaki Dante'nin Cehennem'inin eski kopyası üstüne bahse girebilirsiniz ki, diğer bütün serseriler, geldiğim görünce O'na yol açacaklardır.

Akrep basan da içinde olmak üzere, kendisinin olduğuna inandığı herşeye şiddetle sahip çıkacaktır. Ama bu ihtirasını hiçbir zaman açıkça belli etmez. Çalıştığı sürece sessizce yükselme şansının doğmasını bekler. Yavaş yavaş ama çok kesinlikle kontrolü ele alır. Akrep, hemen hemen yapmak istediği herşeyi yapabilir. Eğer gerçekten istiyorsa, istediği şey büyük kesinlikle artık hayal olmaktan çıkacaktır. Pluto'nun karanlık, sihirli ve gizemli gücü; soğukkanlı, dikkatli, kararlı bir gayretle arzulan gerçeğe dönüştürür.
Her ne kadar marazi bir en hasta ve en ahlâksız insanları tanıma arzusu, uyuşturucu ve zulüm batağına saplanan gri kertenkeleyi yaratırsa da; O, yolunu tıp yaşamına doğru değiştirebilir, Oradaki, aynı tip insanları akıl almaz şekilde iyileştirme olanağı O'nu derinden büyüleyecektir. Gerçi, sadist olduğu söylenen cerrahların birçoğu Akreptir ama, bütün dünyadaki en iyi tıp adamlarının birçoğunun Akrep olduğu da aynı derecede doğrudur. Bunlar, gerek akıl gerekse vücut hastalıklarını iyileştirmekte, tuhaf ve akıl almaz bir bilgiyle teşhis ve tedavi etmekte gereken ilhamı Pluto'dan alırlar. Akrep, hayatın ve ölümün sırlarını bilerek, ve eğer isterse her ikisini de fethetmek yeteneğiyle doğmuştur. Ancak, astroloji sürekli olarak O'na "bildiğini bilmesi gerektiğini" öğütler. Eski sırlar O'nun parlak zekâsını büyüler. O'nun insan yapısıyla güçlü bir duygu birliği içinde olması, önde gelen detektiflerin, büyük yapıtlar besteleyen bestecilerin, derin ve kalıcı edebi eserlerin, olağanüstü dramatik yetenek gösteren aktörlerin doğmasını ve gelişmesini sağlar. O, bazen deniz kenarında, yükselen alçalan sular kadar güçlü ve sessiz, tek başına yaşar. Bazen, yoğun kazanmak isteğini gizlemek için sakin bir sessizlik ve irade maskesi takarak insanların arasına karışır. O bir politikacı veya bir televizyon yıldızı, bir cenazeci veya barmen olabilir,ancak, ne olursa olsun bütün rakiplerinden üstün olmayı başaracaktır. Ve o kadar çabasızca başaracaktır ki, bu kendi irade gücünden çok, talihin cilvesiymiş gibi görünecektir.

Astrolojideki en garip olaylardan biri de bir Akrebin doğmasından bir yıl önce veya bir yıl sonra aile içinde bir akrabanın ölmesidir. Ve bir Akrep öldüğü zaman da, ondan bir yıl önce ya da bir yıl sonra aile içinde bir doğum olur. En az yüzde doksan beş oranında bu olay meydana gelir. Pluto'nun sembolü, için için yanan kendi küllerinin içinde yükselen zafere ulaşmış Anka kuşudur, ve Akrep öldükten sonra yeniden dirilmeyi temsil eder. Hem gri kertenkeleler, hem de zehirli akrepler mağrur kartallara dönüşebilir, ama kendi büyülerinin sırrını hiçbir zaman açıklamazlar. Sormanın hiçbir yaran yok-Akrep bunu asla söylemeyecektir. Ama kendisi sembolik sıfırın yuvarlağındaki sonsuza kadar uzanan gerçeği bilir.

Kasım ayının dikenli bitkisi tehlikelidir, gene de o, Akrebin hanımeli çiçeğinin ağır, baygın güzelliğine sarılarak büyür. Siz hiç yaz ortasında sakin bir gecede o karşı konulmaz tatlı kokuyu içinize çektiniz mi? Öyle ise, neden Akrebin nezaketini aramak için dikenlerine göğüs gerenler olduğunu anlayacaksınız-o harikulade nezaketi. Akrebin patlayıcı ihtirasında kamasının şarap rengi koyu kırmızısı vardır. Ama Akrebin çeliği, dayanılmaz sıcaklıktaki bir fırında, serin, saten gibi düzgün hale gelinceye kadar kızdırılmıştır ve Akrebin bilgeliğinin dokuz kutsal ateşini kontrol edecek kadar sağlam ve dayanıklıdır.

Kullanıcı avatarı
idam_mahkumu
*Yılan*
*Yılan*
Mesajlar: 174
Yaş: 43
Kayıt: Sal 22 Şub, 21:07

A-K-R-E-P

Okunmamış mesaj gönderen idam_mahkumu » Sal 01 Mar, 17:32

[highlight=red]Bilinçsizi bilinçliden ayırmak - Akrep'in hedefi budur.[/highlight]
Bütün sahteciliği yok edip, korkunun duvarları arasında saklananları açığa çıkarmak.

En temel gerçeği veya hayatını dönüştürecek son kavrayışı aramak üzere bilincinin derinliklerine dalmak.

Rahatlatıcı her yalanı, yatıştırıcı her yarı-doğruyu, her sahte pembe tabloyu bozmaya, kendini tanımaya kesin bir şekilde kararlı ve keskin bir akıl. Bunlar Akrep'in kaynaklarıdır. İçgüdüsel olarak kuşkucudur. "Ne görürsem göreyim, gerçek bundan fazladır." Akrep bu içsel yolculukta gölgelerin kapanına düşmezse araştırarak, hissederek içsel araziyi algılayarak olgunlaşır ve derinleşir.

Stratejisi, sağlıklı şüphe ve kendinden bir adım uzaklaşıp perspektif kazanmaktır.

Akrep bu içe bakış sırasında iki gölge arasında sıkışır: kendini çok fazla tanımak veya çok az tanımak. Bunlardan birine yakalandığında bütün yoğunluğu zehire dönüşür.

Kendini tanıma perspektifi kaybedecek kadar hızlı gelişirse, Akrep'in buldukları bazen yüzleşebileceğinden çok fazla olur. Karmaşık, çözülemez bir ruhsal durumla çökebilir. Kendini az tanıma da aynı oranda olumsuzdur. Kendisi hakkında tatsız veya korkutucu bir şeyi kasıtlı olarak bilincinden uzak tutmaya çalışabilir. Bir süre sonra, bilinçdışına itilen fakat ortadan kaybolmamış kaygıların kaynağının izi silinip nedeni bilinmeyen bir doyumsuzluğa dönüşür. Ve Akrep yanlış hedefe yönelir: para, güç, bir toz taneciği barındırmayan ev.

Öğrenmesi gereken; yaşamın verdiği içsel vizyonu başkalarıyla mütevazi bir şekilde paylaşmak, kendini aşırı ciddiye almaktan biraz vazgeçip kendine gülebilmektir.

Resim
İnerken Aklıma Bir Karaperde, Herşey Yeniden Başlar Bittiği Yerde...


Kullanıcı avatarı
Ebru_48
Mesajlar: 23
Yaş: 45
Kayıt: Sal 01 Mar, 21:32

Okunmamış mesaj gönderen Ebru_48 » Sal 01 Mar, 22:01

Amblem güzelmiş. Akrep bilmeyenler için söylüyorum. Akrep burcu üç simgesi olan tek burçtur. Gökte uçan Bilge Kartal, Yerde sürünen öç peşindeki yılan, geceleri dışarı çıkan öldürücü akrep

Kullanıcı avatarı
Ebru_48
Mesajlar: 23
Yaş: 45
Kayıt: Sal 01 Mar, 21:32

Okunmamış mesaj gönderen Ebru_48 » Sal 01 Mar, 22:01

Amblemi nerden bulmuşsan onu çalıyorum haberin olsun.

Kullanıcı avatarı
idam_mahkumu
*Yılan*
*Yılan*
Mesajlar: 174
Yaş: 43
Kayıt: Sal 22 Şub, 21:07

Okunmamış mesaj gönderen idam_mahkumu » Sal 01 Mar, 22:10

canın sağolsun.senden değerlimi?
İnerken Aklıma Bir Karaperde, Herşey Yeniden Başlar Bittiği Yerde...

Kullanıcı avatarı
idam_mahkumu
*Yılan*
*Yılan*
Mesajlar: 174
Yaş: 43
Kayıt: Sal 22 Şub, 21:07

Okunmamış mesaj gönderen idam_mahkumu » Çrş 02 Mar, 20:59

ayıpsın
İnerken Aklıma Bir Karaperde, Herşey Yeniden Başlar Bittiği Yerde...

Kullanıcı avatarı
Kordugum
*Yılan*
*Yılan*
Mesajlar: 154
Yaş: 37
Kayıt: Cum 25 Şub, 19:46

Okunmamış mesaj gönderen Kordugum » Prş 03 Mar, 20:39

way way way. yahu bu kova ne işe yarar ??? :D
Karanlığın Perdesi Bütün Kötülüğü Örtemez !

Kullanıcı avatarı
idam_mahkumu
*Yılan*
*Yılan*
Mesajlar: 174
Yaş: 43
Kayıt: Sal 22 Şub, 21:07

Okunmamış mesaj gönderen idam_mahkumu » Cum 04 Mar, 18:29

Şükür değiştirebildin yani...
İnerken Aklıma Bir Karaperde, Herşey Yeniden Başlar Bittiği Yerde...

Kullanıcı avatarı
AlOnE_SeRsErİ
*SiyahAkrep*
*SiyahAkrep*
Mesajlar: 585
Yaş: 38
Kayıt: Cum 25 Şub, 13:38

Okunmamış mesaj gönderen AlOnE_SeRsErİ » Cmt 05 Mar, 01:38

sukur :)

Kullanıcı avatarı
Yönetici
Portal Yöneticisi
Portal Yöneticisi
Mesajlar: 4681
Yaş: 47
Kayıt: Sal 22 Şub, 11:33

Okunmamış mesaj gönderen Yönetici » Cmt 05 Mar, 01:46

Yani nihayet. Yok mu yanında bir pastası olan. Kutlayalım şunu
"Sükunetin vereceği huzuru hiçbir maddi imkan sunamaz"

Kullanıcı avatarı
AlOnE_SeRsErİ
*SiyahAkrep*
*SiyahAkrep*
Mesajlar: 585
Yaş: 38
Kayıt: Cum 25 Şub, 13:38

Okunmamış mesaj gönderen AlOnE_SeRsErİ » Cmt 05 Mar, 01:52

canın saolsun hemen yapalım bi pasta :)

Kullanıcı avatarı
Akrep_Sibel
*GriAkrep*
*GriAkrep*
Mesajlar: 206
Yaş: 43
Kayıt: Sal 01 Mar, 22:14

Farklı Yaklaşım ve Özellikler

Okunmamış mesaj gönderen Akrep_Sibel » Cmt 05 Mar, 02:39

[highlight=red]Bu da Benden.[/highlight]

AKREP
24 Ekim - 22 Kasım
ŞİFRE: Arzuluyorum
OLUMLU ÖZELLİKLERİ : Güçlü duygular, sezgi, kararlılık, cazibe, ince düşünce, sır saklama, becerikli.
OLUMSUZ ÖZELLİKLERİ : Kıskançlık, kuşku, dikkafalılık, kincilik, gizlilik, inat, takıntı.
Akrep su elementi ile sabit nitelik özellikleri taşımaktadır. Su gurubundan olduğu için hassas, duygularını gizleyen bir burçtur. Sabit nitelik taşıdığı için de inatçıdır ve yaptığından vaz geçmez. Akrep Zodyak'ta genel olarak cinsel duyguları temsil eder. Bunlar bir araya geldiğinde ortaya kıskanç, kuşkucu, kinci, duygulara fazla önem veren, inatçı ve hırslı biri çıkar.
Kıskançlık Akrep insanının elinde olmayan bir duygudur. Güçlü ve yoğun duygulara sahiptir. Bir Akrep'i delici bakışlarından tanıyabilirsiniz. Bakışları düzdür, insanın içine işler. Hiç bir derdi yokmuş gibi sakin görünse de içinde fırtınalar kopmaktadır. Bunu ancak gözlerinden anlayabilirsiniz. Zodyak'ın en ketum burcudur.
Tam onu tanıdığınızı sandığınız bir anda, henüz hiç bir şey bilmediğinizi anlamanıza neden olacak bir davranışta bulunabilir. Onunla kırk yıldır evli olsanız bile, sadece onun görmenize izin verdiği yanlarını bilebilirsiniz. Her zaman kendisine sakladığı, sizin asla göremeyeceğiniz, dokunamayacağınız bir şeyler olacaktır.
Akrep insanı hakkında emin olacağınız tek şey onun sevdiği şeyleri tam sevdiği sevmediklerini ise hiç sevmediğidir. Onun için her şey ya siyah ya da beyazdır. Ortası yoktur. Onun ilkesi "ya hep ya hiç" tir. İkide bir her şeyi yıkıp sil baştan başlayabilir. Her zaman uç noktalarda dolaşır, hiç bir şeyi yarım bırakmaz tam yaşar. Ölçüsü yoktur. Yaşama gücü kadar fiziksel gücü de kuvvetlidir. Her an patlamaya hazır yanardağ gibidir. Akrep insanı iyiyken çok iyi, kötüyken korkunç olabilir. Onu sevebilirsiniz ya da ondan nefret edebilirsiniz, ama ona karşı asla kayıtsız kalamazsınız.
Akrep duygularında yanılmaz. İçine doğanlar genellikle doğrudur. Karizması ve çekiciliği, önsezilerini kullanma yeteneğinden kaynaklanır. Sezgileri çok güçlüdür, bu yöne ağırlık verirse, medyum bile olabilir. Kafası çok çalışır, olayları küçük detaylarına kadar inceler ve sezgisini de katarak doğru kararlar verir.
Akrep burcu cinsellik, ölüm ve yenilenme burcudur. Cinsellik yaşamının bir parçasıdır. Oldukça ihtiraslıdır ve sadece aşkta değil her konuda ateşlidir. Duyguları güçlü ve derindir ama cinsel yaşamı doyurucu değilse bu açığı kapatmakta zorlanır. Genelde flörtçü olmasına rağmen gerçekten severse ömür boyu bağlanabilir. Sevdiği kişinin çok dürüst olması gerekmektedir. Karşısındakine güvenebileceğinden emin olduktan sonra bütün tutkusu ile sevebilir. Küçük bir hata bile onu çileden çıkarabilir. Üzüleceğini bile bile sevdiğini yaralayabilir ve sonradan pişman olur.
Tıp, askerlik, güvenlik, araştırma alanlarında başarılı olabilir. Özellikle psikiyatrist, dedektif, polislik ona göredir. Siyasette de çok başarılı olabilirler.
"Ve Bir Gün Gecenin İçinden Acı Bir Çığlıkla Çıka Geldik. Dünya Bizi Bekliyordu. İki Kıskacımın Arasında Diz Çöktü ve Ayaklarıma Kapandı"


Cevapla
  • Benzer Konular
    Cevaplar
    Görüntüleme
    Son mesaj

“Akrep Burcu Genel Özellikleri” sayfasına dön